BIST9.716,77%-0,05
USD32.5949%0.18
EURO35,0033%0.09
ALTIN2.451,64%0.63

Misak-ı milli, Suriye ve IŞİD, Kürt meselesi!

Prof. Dr. Ahmet Maranki

Abone OlGoogle News
11 Ekim 2019 02:38

Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin talebelerinden Urfa’da 1970’li yılların sonunda bölgedeki resmi görevim sırasında tanıştığım ve evinde misafir kaldığım günlerde Veysel Karani’den emanetle gelen üstadın cübbesi ile namazlar ve dualar eda ettiğimiz Urfa’nın en büyük aşiret liderlerinden biri olan Badıllı ağabeye misafir olmuştum!

Allah rahmet eylesin Badıllı ağabey Türkiye’de paralel yapıyla mücadeleyi risale-i nurların sadeleştirme meselesine karşı çıkması sebebiyle her ne sebepse, bize bu grub Rüştü Tafral ve Badıllı ağabeyin ekolündensin demelerini hiç unutamamıştım!

Badıllı ağabeyin herkesin devletin en başından en küçük ferdi ne kadar alkışlarla övdüğü bu yapıyı o zaman keşfetmesi ve dediklerinin gerçek çıkması onun risale-i nur’dan aldığı ferasetini göstermektedir!

Rabbim zamanımızın liderlerine de bu feraseti nasip eylesin!!!

Hakikaten bütün söyledikleri çıkmış tek başına mücadeleyi vermiş fakat ne hikmetse defalarla küçük oluyor Sayid de şahittir! Sakın oralarda ameliyat olma!

Tembihlerimize rağmen! Onların hastanelerinde de hayata veda etmiştir!!!

Abdülkadir Badıllı ağabey hem paralel yapı hem de Doğu’daki Kürt meselesi ile ilgili yaptığı teşhiste her zaman gerçekleri yansıtmış ölmeden önce yaptığı açıklamaları da günümüze ışık tutması sebebiyle burada paylaşmak istiyorum!!!

IŞİD ile Kobani olaylarını bahane ederek her tarafı yakıp yıkan PKK taraftarlarına zehir zemberek bir yazı yazdı.

Her iki hareketi “Ye’cüc ve Mecüc” olarak tanımlayan Badıllı ağabey, IŞİD’in “kafirane bir gizli parmağın oyuncağı” olduğunu söyledi.

Badıllı ağabey, güya Kürtlük adına yapılanların en büyük zararı Kürtlere verdiğine dikkat çekti.

Badıllı ağabey, “Kürtler bin dört yüz seneden beri Müslümandır ve Müslüman da kalacaktır. Kur’an için milyonlar şehid vermiştir.

Abdulkadir Badıllı abinin yazdığı yazıda bugün de Suriye ve Irak’a Türkiye cumhuriyeti ordusunun seferi ve inşallah Misak-ı milli sınırlarındaki zaferi arifesinde topluma ışık tutması açısından paylaşmak istedim!

“....Yecûc–Mecüc nedir, kimlerdir?”

Ye’cüc ve Mecüc’ün Kur’an’daki tarifi: “Yeryüzünde fesat ve ifsat çıkarır, yıkıp, yakıp, öldürüp geçerler” şeklindedir. Hadis-i şeriflerde ise, “Ye’cüc Me’cüc o kadar fesatlar, o kadar katl u kitaller yaparlar ki, dünya yaşamaya müsait olmaktan çıkar.”

Bediüzzaman hazretleri ise Ye’cüc – Me’cücü, anarşilikler, bozgunculuklar, merhametsizlikler, vicdansızlıklar, canavarca hareketlerle tavsif eder.. ve “kalb-i insanîden hürmet ve merhamet çıkarsa, o insan vahşi canavar bir insan olur” demektedir. Nurun beşinci Şua gibi parçalarına bakılabilir. İşarat’ül İcaz eserinde de, “Bir insanın kalbinde anarşik temayüller inkişaf ederse, artık o insan zevk ve lezzetini merhametsizce tahrip ve bozmakta bulur” ifadesi yer alır.

İşte, son günlerdeki anarşik hadiseler, Ye’cüc ve Me’cüc’ün şiarı olan katl, tahrip, bozma ile göründüğünden, hükmedilebilir ki, orta doğunun ye’cüc – me’cüc’ü IŞİD namındaki habis zümre olduğu gibi, Türkiye’nin ise, Kürtlük ismi altında anarşilikler ve tahribatlar, merhametsiz ve vicdansızca hareketler gösteren PKK’cılar ve bunun bir kuyruğu olan HDP ve BDP’lilerdir diyebiliriz.

IŞİD KAFİRANE BİR GİZLİ 

PARMAĞIN OYUNCAĞI

Evet hem İŞİD hem berikiler ye’cüc ve me’cüc’ün birer keşif kollarıdır diye bilmemizde bir mahzur olmasa gerek. IŞİD sözde ve güya Kur’an ve İslam adına ve İslam’ı ve Kur’an’ı alet ederek hunharca ve tam bir canavar anarşik ruh ile yaptıkları katl u kitaller caniyane tahribatlar bize katiyetle göstermektedir ki; IŞİD’i harekete geçiren ne bir selefiliktir, ne bir Kur’ancılıktır, hatta ne de bir haricilik ve ne de bir vehhabiliktir. Belki de bazı emarelerin işaretiyle zenakaca ve kafirane bir gizli parmağın oyuncağı olarak şuursuzca oynayan ve bilerek veya bilmeyerek müthiş bir İslam düşmanlığının failliğini deruhte eden uşaklarıdırlar.

SİZ KÜRT MİLLİYETÇİSİ DEĞİL, 

KÜRT DÜŞMANISINIZ

Ey Kürtlük davası güden sahtekarlar! Sizin son günlerde sebep olduğunuz vahşetli tahribatınız kime yönelik olduğunu herhalde düşünmek istemezsiniz. Ben söyleyeyim; o ye’cüc – me’cüc’casına olan tahribat ve ölümler doğrudan Kürt halkına olmuştur. O halde siz Kürt milliyetçisi değil, Kürt düşmanısınız. Bu bedbahtça hurucun sebebi güya yalandan siyasetçi pozisyonunu gösteren sizlersiniz. Okulları yakmak, sağlık ocaklarını kundaklamak, kamu binalarını tahrip etmek işi doğrudan Kürt halkına düşmanlık etmek içindir. Hele Van’da bir irfan müessesi olan binayı ateşe vermeniz ayarınızı açıkça açığa çıkarmıştır. Çünkü o bina Kur’an için Risale-i Nur namına yapılmakta idi. Siz kimin hesabına ve hangi müfsid din düşmanı namına o kabih fiili işlediniz?

Ben söyleyeyim, siz o fiiliniz ile mazisi münevver ve Kur’an ve imanla müzeyyen tarihinizi inkar hesabına mecûsiliğin kaynağı olan zerdüşt mezhebi namına yaptığınızı aleme gösterdiniz!..

HAKİKİ MÜSLÜMAN KÜRTLERİN 

HAMİSİ HAZRET-İ BEDİÜZZAMAN’DIR

Hayır, hayır!.. Kürtler bin dört yüz seneden beri Müslümandır ve Müslüman da kalacaktır. Kur’an için milyonlar şehid vermiştir. Hakiki Müslüman Kürtlerin mümessili, muhdisi, hamisi, Hazret-i Bediüzzamandır.. Ve elhamdülillah ben de o hakiki ve mazisini unutmamış Kürtlerdenim.” 

Badıllı ağabey yazdığı eserlerle, yetiştirdiği talebelerle iman kurtarma hareketinde bölgede çok büyük hizmetlere vesile olmuştur!

Bölge halkının maddi ve manevi kurtuluşu taklidi imandan tahkikiye dönüştürülmesine vesile olacak metotlarla olacaktır diyor! Allah bütün ölmüşlerimize, Bediüzzaman hazretleri ve bütün talebelerine hassaten Badıllı ağabeye ve vatan millet bayrak devlet mukaddesat uğruna mücadele eden bütün şehitlerimize rahmet eylesin diyorum!

WhatsApp ihbar hattı: 0530 200 00 96

Akit TV köşe yazarı