Bugün İstanbul’u ve deprem riskini yazmak istemedim.2020 yılı ardında hala çözümlenmemiş sıkıntılar bırakıp uzaklaşırken,acaba ülkemizde yaşanan afetler bizim için beklenmedik sürprizlermiydi ?

24 Ocak 2020’de Elazığ,sivrice’de 6,8 magnitüdünde bir deprem oldu.Odak derinliği 7 km.idi.41 kişi hayatını kaybetmişti.Oysa Prof.Dr.Naci Görür aynı zamanda kendi memleketi olan Elazığ’ı çok iyi analiz etmişti ve uyarmıştı.Yani depremin olacağı biliyordu sadece hangi gün olacağı belli değildi.

5 Şubat’ta Van’ın Bahçesaray ilçesinde bir minibüsün üzerine çığ düştü.Aşırı kar yağışı nedeniyle olasılık dahilinde idi.7 kişi çığ altında kaldı ve hayatını kaybetti.Tuhaf ve acı olan ise bundan sonra yaşandı.Çığ altında kalan vatandaşlarımızı kurtarmaya giden ekip’de aynı şekilde çığ altında kalınca toplamda 42 vatandaşımız hayatını kaybetti.

Yani 6,8 magnitüdünde ciddi bir depremde ölen insanlarımızdan daha fazlasını çığ düşmesi sonucu kaybedebilmiştik…

18 Mart’ta Covit-19’dan ilk ölüm vakamız gerçekleşmişti.Hepimiz tedirgin olmuştuk ancak kendimiz açısından toz kondurmayıp çokta fazla ciddiye almamıştık.Oysa, 31 Aralık 2020 günü kayıp sayımız 20,881’e ulaşacaktı.

14 Haziran’da Bingöl-karlıova’da 5,7 magnitüdün’de bir deprem oldu.Bu deprem Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fay hatlarının kesişim noktasındaydı alt taraftan Arabistan levhası’nın bindirme yapması sonucu,aktif olduğu zaten biliniyordu.Magnitüdü yüksek olmamasına rağmen 1 vatandaşımız hayatını kaybetti.

20 Haziran’da Bursa’da sel oldu.Meteroloji uyarmıştı ancak 5 vatandaşımız hayatını kaybetti.

22 Ağustos’ta Giresun’da ciddi bir sağanak yaşandı.Derelerin taşacağı belliydi.Bu güzergahta yerleşim olmamalıydı.Oysa 11 vatandaşımız hayatını kaybetti.

Farklı tarihlerde İstanbul’da ,Antalya’da ve Bodrum’da denizde hortumlar yaşandı tesadüfen yakında bir tekne olmadığı için ve denizde gerçekleştiği için can kaybı yaşanmadı ancak nadir rastlanabilecek vakalardı.

12 Eylül’de Ankara’da gündüz vakti kum fırtınası yaşandı.6 kişi yaralandı ancak bu durumda ülkemiz için nadir yaşanabilecek tuhaf bir olaydı.

30 Ekim’de İzmir,Seferihisar açıkların’da 7 magnitüdünde bir deprem yaşandı.Bu depremde,bölgenin sismik tarihi incelendiğinde olabilecek beklenen depremler arasında idi hatta Prof.Dr.Ahmet Ercan bölgede yaşanabilecek bu tarz depremlere karşı İzmir’lileri defalarca uyarmıştı.Oysa seferihisarda beton sınıfı bile hesaplanamayacak kadar kötü olan yaklaşık 20 bina çökmüştü ve 117 vatandaşımız hayatını kaybetti.Aileler yok oldu.Acının tarifi yoktu.

2020 yılı elbette çok kötü geçti.Hiçbirimizin hatırlamak bile istemeyeceği kadar kötüydü.Ancak bütün afetler geliyorum dedi aslında ancak biz yaklaşan afetleri yönetemedik ve ardında gözü yaşlı anneler,babalar ve çocuklar kaldı, ocaklar söndü.

Benim içinse bambaşka bir yıldı !

Hayatımda olabilecek, en büyük depremi yaşadım !

14 yaşında henüz 8.sınıfa giden dünya tatlısı,okul birincisi canım kızım,Merve Ilgın 11 Aralık 2019 tarihinde yakalandığı amansız LÖSEMİhastalığına karşı verdiği onurlu mücadelesinde,acılarla dolu geçen kemoterapi sürecinin sonunda,10 Temmuz 2020 tarihinde hakkın rahmetine kavuştu.

Acıları dindi…

Bu gün 1 Ocak 2021, kızım’ın doğum günüydü …