BIST9.064,79%-0,17
USD32.3761%0.10
EURO34,9735%-0.13
ALTIN2.325,53%0.22

Öcalan, PKK ve HDP artık yok; seçmen var!

Hacı Yakışıklı

Abone OlGoogle News
19 Temmuz 2021 09:19

KÜRTLERİN varlığı; Öcalan, PKK ve HDP’ye mahkûm değil! Onlar olmasa da Kürtler var ve var olmaya devam edecekler!

Erdoğan hükümetleriyle birlikte artık evladını PKK’dan almaya çabalayan Türkçe bilmeyen Kürt analarının güvendiği devlet var! Diğerleri neden yoklar? Bunun cevabını yazının içinde vermeden önce bir iki hususu belirtmek icap ediyor.

Millet ittifakının “cumhurbaşkanı adayı” hâlâ belli değil! Peki, belli olan nedir? İşte ortadaki seçim gerçekleri:

1) CHP, İyi Parti, HDP ve diğerleri “tek tek kendileri” seçime girdikleri takdirde ilk turda kazanma şansı olan tek kişi Recep Tayyip Erdoğan!

2) “Ortak aday” üzerinden seçime girseler ne olur? Bilemiyoruz, çünkü henüz ortak bir adayda anlaşamadılar.

Millet ittifakı adayını belirleyememişken neden bizler durmadan “Kim aday olacak?” diye konuşuyoruz? O cephede şayet “aday kim” diye konuşmazsanız şunları konuşuyorsunuz:

1) CHP’nin avukatı Mustafa Kemal Çiçek; “Anket firmalarına 650 milyon dağıtıldı” diyerek istifa etti.

2) CHP Denizli Milletvekili Teoman Sancar; “Beni CHP Genel Merkezi’ne çağırdılar, video izletip istifamı istediler” dedi ve istifa etti. Bunun üzerinde nedense fazla durulmadı!

3) Ekrem İmamoğlu’nun “Eziyetten kurtaracağım” dediği atlar öldü! Bu çok vahim bir gösterge olduğu için örnek verdim ve mevzu sümenaltı ediliyor.

4) HDP’ye kapatma davası açılma sebebinin; “PKK’ya verdikleri destek” olduğunu HDP’ye oy verenler dâhil tüm seçmenler gayet iyi anladı. Meselâ çukur eylemlerinden sonra HDP’li belediyelere, “Çukurlar belediye araçlarıyla açıldı, PKK’ya destek veriyorsunuz” diyerek kayyımlar atanmıştı. Sonraki seçimlerde ne oldu? Kayyım atanan 37 belediyede Kürt seçmen Ak Parti’yi tercih etti.

5) Meral Akşener ve Yavuz Ağıralioğlu partide çok farklı uçlarda düşünüyorlar. Projektörler çevrilse İyi Parti tıpkı Özdağ’da olduğu gibi bölünür ve bu kez sarsıcı olur. Ağıralioğlu’nun “ağırlığı” neredeyse Akşener’e eşit!

Şimdi birileri; “Hacı kardeşim iyi diyorsun ama Ak Parti de çözüm sürecinde HDP, PKK ve Öcalan’la ilişki kurmadı mı?” diye soracaktır:

1) Çözüm sürecinde amaç PKK’nın silah bırakmasıydı.

2) HDP’yle görüşülme sebebi “beraber seçimlere ortak girmek” değil yine PKK’nın silah bırakmasına aracı olmalarıydı. Bu sebeple Kandil’e gittiler ama sırıtarak poz vermekten başka halt etmediler.

3) HDP ile gizli veya açık ittifak yapılmadı; sadece “PKK silah bıraksın” ekseninde görüşmeler yapıldı. Yani HDP’ye “Kürtlerin temsilcisi” gözüyle değil, “PKK’yla iletişim kuranlar” gözüyle bakıldı; çünkü öyleydi!

4) Osman Öcalan’ı asla savunmadım; fakat mevzunun tüm boyutlarını söylemek gerek! “Öcalan TRT’ye çıktı” diyenler sizce niçin onun “ne söylediğini” hiç belirtmiyor. Öcalan TV’de; “PKK, KÜRTLERİN TEMSİLCİSİ DEĞİLDİR” dedi! Her sözü alçakça olsa bile bu sözü doğru değil mi? Bunu eleştirenler, “PKK’ya sırtımızı yasladık” diyenlerle fidan dikip kahvaltı hayalleri kuruyor.

Gelelim yazının başlığına! “Öcalan, PKK, HDP artık yok” diyoruz da “var olduklarında” amaç neydi? Onlarla irtibat kurulmasının biricik sebebi Mehmetçiklerimizin ve masum insanımızın kanının akmaması, terörün kökten bitmesi ve Türkiye’nin gücünü tamamen dışa dönük kullanmasıydı. Kürt vatandaşlar bu denklemin “ülkenin herkes gibi eşit ve vatansever yurttaşları” boyutundaydı.

1) ÖCALAN ARTIK YOK: Abdullah Öcalan’ın sözlerinin önemi kalmadı. “PKK silah bıraksın” dese de onu dinleyecek kimse yok. Bazılarının gözünde önemli olabilir, ancak bu önem onun sadece nefes alıp vermesidir. Sosyolojik başkaca etkisi kalmadı.

2) PKK ARTIK YOK: Çözüm süreci dönemindeki gibi devlet, “PKK silah bıraksın” diye herhangi bir “sürece” başlamayacak. Ankara’da bu yönde bir hareket yok! Ne var? İnlerinden başlarını bile çıkaramayan teröristler ya teslim olacaklar yahut etkisiz hale getirilecekler.

3) HDP ARTIK YOK: “PKK terör örgütüdür” demedikçe HDP’nin parti olarak alanı tümden daraldı. Anayasa Mahkemesi sonucu ne olursa olsun, seçmen nezdinde “mağduriyet” algısı yok! Sonuçta Kürtçe konuştukları, Kürt oldukları için değil; PKK’ya destek verdikleri için dava açıldı. Seçmen tümünü görüyor.

HDP yok, ancak HDP’ye oy veren seçmen bu ülkenin bir ferdi olarak önemli ve önemseniyor. Cumhur İttifakı, Kürt seçmenden daha güçlü oy isteyecek. Onların HDP’ye mahkûm olmadıklarını daha güçlü açıklayacak.

Tüm bunları “hakikatin hakkı” için yazıyorum.

Çünkü ben hayatımda hep bir rahatsızlık duydum. Mutlu anlarda bile yüreğimin kıyısı hep bir sıkıntı içinde duruyor. Aklıma sömürülüp ezilen insanlar geliyor. Kendimi; bu dünyaya alışmaya ve sadece mutlu olmaya gelmiş gibi hissedemiyorum. Mücadele daha huzur veriyor.

Bilin ki mücadelenin önemli zamanlarındayız.

Kur’an-ı Kerim, Peygamber (SAV) Efendimiz ve sadece hakikat; bizi kurtaracak olan şey, “Hesabı Allah’a verecek oluşumuzu” unutmadan yaşamaktır!

Ve yaşamak direnmektir! Ama zalimlerle beraber direnmek değil; zalimlere karşı direnmektir!

Hacı Yakışıklı

Akit TV köşe yazarı