BIST10.208,65%1,62
USD32.4204%0.13
EURO34,7860%0.00
ALTIN2.397,31%0.02

SON ASRIN KATİLLERİ;KORONA VİRÜS VE AŞILAR

Günay Ertan Akgün

Abone OlGoogle News
22 Ocak 2024 10:03

Binlerce – milyonlarca insanı öldüren evrensel katil korona virüs hayatımıza gireli neredeyse dört yıl oldu. Çok çabuk unutan bir millet olduğumuz için yaşadıklarımızı da tarih dehlizine gömüp kabuğumuza çekildik.

Maymun, kedi, köpek, baykuş gibi hayvanlardan bulaştığı – laboratuvar ortamlarında üretildiği tartışmaları eşliğinde tanıştığımız korona virüs (Kovid – 19 mikrobu), her geçen gün çeşitli varyantlarıyla birlikte kendisini unutturmaya çalışsa da günün sonunda öğrendiğimiz tek şey; bunun bir enfeksiyon, mikrop ya da virüs olmadığı tam aksine insanları katletmek için üretilmiş bir “silah” olduğuydu. Bu silahı tedavi edebilmek, kayıpları en asgari seviyede tutabilmek için başta aşı olmak üzere farklı ilaçlar üretildi, önerildi ve onların da ölümlü sonuçlarıyla yüzleşmiş olduk.

Son zamanlarda medyada yer alan haberlerin birkaçını daha verelim ve bir kez daha haklı olduğumuzu ortaya koyalım;

“ABD’nin önde gelen kurumlarından Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görevli 37 yaşındaki doktor Bing Liu’nun “Kovid – 19’a karşı çok önemli bulgular keşfettim” açıklamasını yapmasından sonra evinde başından vurulmuş bir şekilde ölü bulundu. Sosyal medyada birçok kullanıcı, Bing Liu’nun ilaç şirketleri tarafından öldürüldüğünü öne sürdü.

37 yaşındaki bilim insanının evde yalnız olduğu sırada silahlı bir saldırgan tarafından başından vurulduğunu tespit eden polis olayla ilgili soruşturma başlattı. Pittsburgh Post – Gazette isimli gazetenin aktardığı haberde; Bing Liu’nun eşinin olay anında evde olmadığı belirtildi. Saldırıyı gerçekleştiren 46 yaşındaki Hao Gu’nun cansız bedenini evin dışındaki bir araçta bulan polis, katilin intihar ettiğini açıkladı.

Bilim insanının Kovid – 19 ile ilgili yakın çevresine böyle bir atılımdan bahsettikten sonra ölmesi kafaları karıştırdı. Sosyal medyada birçok kullanıcı, Bing Liu’nun ilaç şirketleri tarafından öldürüldüğünü öne sürerken üniversite yönetimi de bir açıklama yaptı.

Çinli olan ve doktorasını Singapur’da yaptıktan sonra ABD’nin en prestijli üniversitelerinden Carnegie Mellon Üniversitesi’nde çalışmalarını tamamlayan ve Pittsburgh Üniversitesi’nde çalışmaya başlayan Dr. Bing Liu’nun olağanüstü bir araştırmacı olduğunu açıklayan üniversite, bilim insanının ölümünden duyulan üzüntüyü duyurdu. Üniversitede çalışan Prof. Dr. Ivet Bahar da, “Liu, kısa bir süre önce Kovid – 19 ile ilgili çalışmalarını başlatmıştı. Bazı net sonuçlar elde etmeye başlamıştı” dedi.” (www.haber7.com/30 Aralık 2023)

Korona virüs sürecinde tedavi olarak ortaya atılan ve çok kısa sürede üretilen aşıyla (!) ilgili de uyarı mahiyetinde defalarca yazı yazdık ve aşılar başta olmak üzere kullanılan ilaçların da ilaçtan başka her şey olduğunu dile getirmiştik. Aşı olan insanlarda sonraki süreçlerde sık sık görülen kalp ritim bozukluğu, felç ve kısmî hareketsizliklerin sebebi olarak da değişik menşeli aşılar olduğunun ileri sürülmesi ve aşı üreten firmalara açılan yüksek meblağlı tazminat davalarının olması, tezimizi doğrular nitelikte olmuştur.

Fransa ve Kanada’dan bazı bilim insanlarının pandeminin başında kullanılan sıtma ilacı “Hidroksiklorokin” in 6 ülkede en az 17 bin ölüme neden olduğunun açıklanması, ayrıca korona virüsün ilk günlerinde tanışma bahtiyarlığına eriştiğimiz “favipiravir” adlı ilacın bulantı, kusma, karın ağrısı, ciltte kızarıklık, kaşıntı, deliryum, halüsinasyon gibi psikiyatrik semptomlar ile konvülziyon nörolojik semptomların görüldüğünün açıklanması ve bu ilacın yasaklanmasının gündeme geldiği, bunun gibi birçok açıklamalarla günlerimizin meşgul edildiğini de unutmayalım.

Bir arkadaşımın sosyal medya adresinde yaptığı paylaşımı sizlere aktarayım;

“Dr. Alan Shoemaker, uluslararası bir sempozyumda yaptığı konuşmada aşının “ölümcül” boyutunu açıkladı.

Shoemaker, sempozyumda çok üzgün olduğunu belirtirken, “Kovid aşısı olanlarda % 5 – % 9 oranında kalp hasarı geliştiği tespit edildi. Her bir milyon kişide 50.000 – 90.000 kişi arası. Aşı yan etkisi olarak “miyokardit tanısı konulan insanların yarısı” 5 yıl içinde, % 75’i 10 yıl içinde ölecek.” ifadelerini kullandı.

Böylece Sars – Cov2 virüsünün sadece damar tutulumu yapmadığı, aynı zamanda diyabet, hipertansiyon, kolesterol gibi kronik tablosu olan hastalarda kolesterol plaklarını da tutarak yaklaşık 1 yıl boyunca kalp damar olayları (kalp krizi gibi) ve inme (felç) riskini artırdığı da belirlendi. Çalışmayı değerlendiren İstanbul – Sancaktepe İlhan Varank Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Murat Uğur, “grip dahil pek çok viral enfeksiyonun kalp damar tutulumu açısından risk yarattığının bilindiğini ancak Kovid’in grip virüsü – influenzaya göre inme riskini 7 kat daha fazla arttırdığını söyledi.”

“Tarihe not düşmek” adına bu konuyla ilgili gerçekleri yazmaya ve sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. İnsanlık âleminin virüs benzeri silahlarla yok edilmemesi adına sizlere “çözüm” olarak sunulan her şeye balıklama atlamamanızı ve gördüğünüz her sakallıyı da dedeniz zannetmemenizi tavsiye ediyor, sağlıklı ömürler diliyorum.

Günay Ertan Akgün

Akit TV köşe yazarı