Haliç’ten geçerken pis kokudan burnunu kapatmak zorunda kalan herkes o yılları bilir.

1981 yılında Haliç'in temizlenmesi askeri yönetim zamanında gündeme gelse de ilk sağlıklı temizleme girişimi Bedrettin Dalan'ın belediye başkanlığı döneminde başladı. Dalan'dan sonra göreve gelen belediye başkanı Nurettin Sözen zamanında hiçbir şey yapılmadı.

Haliç’in ilk ciddi temizlenme girişimi dönemin belediye başkanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın girişimiyle "Haliç Çevre Koruma Projesi" ismiyle yeniden başlatıldı.

Birçok yöntem devreye sokularak Haliç temizlendi, öyle bir noktaya gelindi ki vatandaşlar etrafında piknik yapmaya başladı. Taşımacılığın yeniden başlamasından tutun da etrafında oluşturulan yapılara kadar bambaşka bir Haliç’ten söz edilir hale geldi.

Öyle ki Haliç’te birçok balık türü yeniden yaşamaya başlarken bunu sağlayan proje Dünya Büyükşehir Belediyeler Birliğinin verdiği "Metropolis" ödüllerinde birinciliğe değer bulundu.

Hal böyleyken Haliç’in Ekrem İmamoğlu’nun İBB Başkanı olmasından sonra eskiye dönme eğilimine girdiği bilgisi gündeme geldi.

Konuyu İBB AK Parti Grup Başkanvekili, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu ile görüştüm. Kendisi önemli açıklamalarda bulundu.

Göksu, Ekrem İmamoğlu’nun Haliç'te 2018 yılında ihalesi yapılan 2019 sonunda da tamamlanan “Haliç çamur susuzlaştırma projesini " ben yaptım" algısında bulunmak için Haliç’te 400 bin metreküp çamur olduğunu ve bu çamuru bu tesis ile temizleyerek Haliç' i canlandıracağız dediğini söyledi.

İBB sözcüsü Murat Ongun’un da Haliç’te toplanan 400 bin metreküp çamurun 6 - 7 yılda oluştuğunu bu çamuru bu tesisle temizleyeceklerini söylemesine dikkat çeken Göksu, Haliç’te temel atmama töreni ile Silahtarağa ileri biyolojik atık su arıtma tesisini iptal edip tasarruf yaptık demelerine de değindi.

Göksu, “Kasım 2019 meclisinde tehlikeye dikkat çekmiştim. İstanbul'da 3 ay hizmet aksarsa İstanbul geri basmaya başlar demiştim. Silahtarağa projesinin önemine, Marmara ve Haliç’in geleceği olduğuna değinmiştim.” ifadelerini kullanarak iki türlü planın olduğuna dikkat çekti.

1-) Geçmiş algısını değiştirmek: 25 yıl hatta 10 yıl önceki Haliç'i bilmeyen neslin geçmişle arasına algı perdesi çekmek istiyorlar. Böylelikle her geçen gün pislenen Haliç zaten pisti algısı oluşturacaklar. Yapılacak komik göstermelik temizlikle de Haliç’i biz temizliyoruz demeye getirecekler. Ki o tesisle yapılacak temizlikte bile Haliç yine kirlenecek. Kapasitesi yetmiyor tesisin.

2-) 10 aydır hiçbir hizmet yapmayan İBB, Silahtarağa’yı da temel atmama töreni ile iptal etmişti. Benim dediğime gelmeye başlıyor Haliç. Temizleme durduğu için kirleniyor. Burada Silahtarağa’yı da iptal ederek hataya düştükleri için Haliç’te oluşacak pislikte vatandaş tepki gösterince "biz kirletmedik Haliç zaten kirliydi. Temizlemeye çalışıyoruz" demeye çalışarak vatandaşın tepkisini üstlerinden atmayı planlıyorlar.

Mehmet Tevfik Göksu ayrıca” İBB’nin dijital hafızası ile de oynuyorlar. Önceki dönemlerde Haliç’te yapılan çalışmalarla ilgili İBB sayfasındaki haberleri silmeye başladılar. Bu da toplumsal hafızayı etkilemek, geçmişi unutturmaya yönelik bir hareket. Uzun soluklu bir çalışma.” diyerek önemli bir noktaya vurgu yaptı.

Ortada apaçık bir kandırmaca, insanları yanıltmaca durumu mevcut!

İmamoğlu’na sormak gerekir; Haliç çamur susuzlaştırma projesini kim yaptı?

Silahtarağa’yıtemel atmama töreni ile iptal etmenizin sonucu ne oldu?

Haliç’te yapılan çalışmalarla ilgili İBB sayfasındaki haberleri niye siliyorsunuz?

Aslına bakarsanız ortada büyük bir başarısızlık bulunuyor.

Lafla peynir gemisi yürümüyor!

En kötüsü de icraata bakmayarak siyasi görüşünden dolayı İmamoğlu’nun yanlışına yanlış denilmiyor.

İstanbul’da hizmetler geriye gidiyor.

Büyük emeklerle temizlenen Haliç kirleniyor.

Pis kokular her yerden duyuluyor!

İşte Ekrem İmamoğlu böyle çalışıyor.