BIST9.514,01 %-1.60
USD38.844%0,02
EURO43,8337 %-0.03
ALTIN4.114,03 %0.12

“Yavrum” diye başladı, “Siyonistlerin ağzı dili olma” diye bitirdi

Ali Karahasanoğlu

Abone OlGoogle News
30 Kasım 2024 10:55

“Yavrum” diye başladı, “Siyonistlerin ağzı dili olma” diye bitirdi

ALİ KARAHASANOĞLU

Cumhurbaşkanı’nın, nereye giderse gitsin. İklim Zirvesi mi, G20 Zirvesi imiş.. Türki Cumhuriyetler buluşması imiş., BM Genel Kurul açılışı imiş..

Her birinde, Gazzeli insanların soykırıma maruz kaldıklarını, katillerin hesap vermesi gerektiğini tekrarlaması gerçeği karşısında..

Yine de bazı kardeşlerimiz.

Kalplerini yarıp bakamayacağıma göre..

Kardeşlerim diyorum..

Tayyip Erdoğan’a eleştiri getiriyorlar..

Hatta bazıları “işbirlikçi” bile diyebiliyorlar..

Gerçekte kimin işbirlikçi olduğunu, HAMAS için terör örgütü diyen bir adamı, bu ülkeye cumhurbaşkanı yapmak istemelerinden. Hem de bunun ilanını, bir Berat gecesinde yapmalarını gördük. Utandık..

Dün yine benzer şekilde, Cumhurbakanı Tayyip Erdoğan, katıldığı bir etkinlikte, İsrail soykırımını anlatırken..

Bir vatandaş, “Siyonistler faaliyetlerini denizlerimizde ve limanlarımızda sürdürürken...” diye bağırmaya başladı..

Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık dede konumundaki bir kişi olarak, “Yavrum” diye başladı ve “Siyonistlerin ağzı dili olma” diye devam etti.

Gerçekten de..

Siyonistleri dünya genelinde, her gittiği platformda soykırımcı olarak ilan eden bir Cumhurbaşkanı’na, “Arkandayız” diye destek verilmesi gerekirken..

Belki onun ulaşamadığı bir noktada, küçük bir yanlışlık var ise, “Arkandayız. Destekliyoruz. HAMAS Kuvayi Milliye’dir sözünü ayakta alkışlıyoruz.. Var ol. Allah yardımcın olsun. Allah seni korusun duamızı ediyoruz. Ama şu konuyu da inceletirsen, bir defa daha Allah razı olsun” deriz” diyeceklerine..

Birileri “İşbirlikçi AKP” diye slogan atarken..

Bir başkası da..

“Siyonistler faaliyetlerini limanlarımızda sürdürürken” diyor..

Cumhurbaşkanı uyarısını sürdürüyor:

“Aynen siyonistliğin dili ağzı gözü olmak suretiyle burayı provoke etmeye ne kadar çalışırsanız çalışın netice alamazsınız.”

Ve Saadet Partililerin de..

Torunları, çocukları ve en son da kendisi Filistin toprakları için şehid olmuş HAMAS lideri Heniyye’nin afişini indirip, “Gericilerin burada ne işi var. Teröristlerin afişlerini istemiyoruz” diyerek, alcakça saldırılarda bulunanlarla seçime ittifak yaparak giren ve şimdi bu rezilliklere tek kelime ile itiraz edemeyen Saadet Partisi milletvekillerinin de.

Türkiye’nin birçok yerinde, AK Partili adayların seçimi kazanamaması için, yalan olduklarını bildikleri söylemlerle saldıran ve sonrasında CHP’lilere seçim kazandıran Yeniden Refah Partililerin de..

Ağzının payını, şu cümlelerle veriyor:

“Dünyadaki siyonistler, Tayyip Erdoğan’ın nerede durduğunu çok iyi biliyor. Ama siz hâlâ anlayamamışsınız.”

Gerçekten de..

Bu ülkede İsrail’e en sert sözleri sarfeden Tayyip Erdoğan’a, daha yakın tarihe kadar büyükelçimizi geri çektiği için, CHP’lilerin “Bize ne Araplardan. Biz ticaretimize, menfaatimize bakmalıyız. İsrail’in dünya konjonktüründeki etkili konumu hepimizin biliyoruz.. Biz Araplar için, İsrail ile ilişkilerimizi bozmamalıyız” söylemini dillendirdiği gerçeğine gözlerini kapatarak, Erdoğan’ı olduğunun tam aksine göstermek sahtekarlık değil de, nedir.

İftira değil de nedir?

Saadet Partililerin hangi noktaya evrildiklerini söylerken, tabandaki iyiniyetli kardeşlerimizi üzmemek amaçlı hareket ederken..

Bazı kişilerin artık zıvanadan çıktıklarını da üzülerek görüyorum..

Bir somut örnek..

Kendisini dindar olarak gösteren bir kişi sosyal medyada ateist isimli kullanıcının paylaşımından bir video alıp, aktarmış..

Baktığınızda, tipik bir Saadet Parti söylemine sahip olduğunu, hemen anlıyorsunuz..

Tekel bayileri hâlâ çalışıyor, piyango devlet eli ile çektiriliyor türünden, AK Parti öncesindeki başlamış kötülüklerin, bugün itibariyle asgariye indirilmesi için yapılan çalışmaları beğenmeyip, sıfırlanmasını isteyen. Sıfırlanmasını isterken, aslında benimle örtüşen..

Ama bunda samimi olmadığını, bir tekel bayinin sözüne destek verecek kadar kendini kaybederek gösterenlere şahit olduğumda, üzülüyorum, kahroluyorum..

Kökeni de gazeteci imiş.. Saadet Partisi’ne de, Yeniden Refah’a da yakın olduğu ileri sürülen. Ama kendisini olduğundan farklı göstermek için.. “Hayır, değilim.. Hayatında bir defa oy kullandım, Muharrem İnce’ye verdim’” diyecek kadar da ilkesizliğini itiraf eden birisi..

Ardından da İsrail’le ticaretin devam ettiğini ileri sürüp, bunun üzerinden AK Parti’ye saldıran birisinin, sosyal medya hesabındaki paylaşımı aktarayım:

“Tekelci, kendisine tebliğ yapmaya gelene :

Cemaatinizde 6 yaşındaki kızı evlendiren (küfür ifadesi. Ki bu küfür ifadesinin içeriğini, tekel bayiliği yapan o kişi, belki de kendi hayatında günübirlik tekrarlıyordur) bir şey söylediniz mi? Utanmıyor musunuz?, dedi.

Tarikat sözcüsü: akit gazetesini açıyorsun, orada ‘iftira’ diyor, diyerek tekel bayiini terkettiler!!”

Afferin lan..

Afferin sana.

Hem sakallı kardeşlerimizi, hem de akit’i mahkum mu ettirdin şimdi?

Yusuf Ziya Gümüşel hocaya atılan iftira değil ise..

O isnatların kaynağı olan kızı bulup, çıkarsana karşımıza..

İki soru ile nasıl boyunun ölçüsünü alacağımızı gösterelim sana..

Maalesef ki maalesef.. Ki, AK Parti’yi işte bu açıdan eleştirmemiz lazım.. AK Parti,feministlerin tuzağına gelerek, çıkardıkları kanunlarla, bu tür isnatlarda bulunanların, mafya babalarınını elinde ifade değiştirmemesi için olması gereken bir kanunu..

Bir hocaefendiye uygulattırıp, kızını elinden alıyorlar. Kızını, akrabalarından hiç kimse ile görüştürmüyorlar..

O kız, mafya babalarının tehdidi ile mi, kemalist seküler yobazların kılıç altında işkenceleri ile mi söylüyor bilmiyoruz..

Öz babasına, öz annesine iftira atıyor.. Ama o iftirayı, hakimin önüne gelip, tekrarlayamıyor..

Dindar sıfatla ahkam kesen, İsrail ile ticaret sürüyor diye yalanlar uyduran SP kafalı şahıs da, ömrünü Kur’an öğretmeye adamış insanlara saldırıyor.. Onlara küfür ederek, tıynetini, zihniyetini ispatlıyor..

Ali Karahasanoğlu

Akit TV köşe yazarı