Afyonkarahisar Belediye Başkanlığı’na seçilen CHP’li Burcu Köksal, mazbatasını alır almaz bir yaygara koparttı..

“Böcek var böcek.. Her yerde böcek.. Makam odamda.. Prizlerin altında.. Hatta asansörde..”

Savcı önce bekledi ki, belediye başkanı suç duyurusunda bulunsun, böcekleri koyanları yargılattırsın..

Gelen giden yok..

Çünkü böcek möcek yok..

Oturduğu yerden, CHP’li başkan, tıynetleri gereği yalan uyduruyor.. İftira atıyor..

CHP’li başkan suç duyurusunda bulunmayınca.

Bulduğunu öne sürdüğü böcekler ile ilgili belgeleri savcılığa sunmayınca..

Savcı, re’sen soruşturma başlatıyor ve o böcekleri CHP’li başkandan istiyor..

Böcekleri istiyor ki, böcekleri makam odasına koyanları bulsun, AK Partili falan demeden, cezalandırılmaları için davaları açsın..

CHP’li Belediye Başkanı, “Böcekler yok. Ne yapacaktık, böcekleri yiyecek halimiz yok herhalde. Hem böcekler uzun süreli yaşayabilecek hayvanlar değildi” diyecek de.

O kadar şımarıklar çünkü.. O kadar kendilerini beğeniyorlar, milletle alay eden bir tıynete sahipler, çünkü..

CHP’li başkan, “Bu sefer pabuç galiba pahalı” diye düşünüp, dalga geçercesine bir cevap veremiyor....

“Böcekleri attık” diyor..

Soruyorlar, “Böcekleri kim buldu? Emniyet birimleri mi, bir şirket mi, kim buldu?”

“Savcı bey.. O gün burası hamam böceği kaynıyordu.. Her gelen böcekleri görüyordu.. Emniyet birimlerine ne gerek var. Odaya giren herkes böcekleri görüyordu..” diyecek de. CHP’li başkan, şımarıklığının pahalıya patlayacağını anlamış, diyemiyor..

“Hazırda bulunan kişilerce bulundu” diyor..

Savcılık araştırma yapıyor.

Tam da o gün, Zeren Güvenlik ve Danışma Şirketi’nin iki elemanının belediye binasına geldiği tespit ediliyor..

Gelenler bulunup soruluyor: “Belediye binasına niçin gittiniz?”

Onlar da işi gırgıra vuracaklar da.

“Belediye iştiraki YÜNTAŞ’tan Kemal bey, ‘Çin’den misafirlerimiz geldi. Yanlarında canlı böcek getirmişler, pişirip yiyeceğiz, siz de gelsenize’ dediler.. Biz de gittik hep birlikte yedik. Böcek kalmadı. Kalsaydı size de yedirirdik” diye cevap verecekler de..

Karşılarında devletin resmi görevlileri..

Eski dönemin ağır aksak işleyen yargısı değil, “Böcek bulduk diyorsan, getir böceği” diye direten ve görevini hakkıyla yapan savcılık..

Ve sonuçta güvenlik şirketi gerçeği anlatıyor:

“Afyonkarahisar Belediye binasında güvenlik araması yapılması istendi. Binaya gittik. Yaklaşık 2 saat boyunca belediye başkanının makam odasında, toplantı odasında ve bir belediye başkan yardımcısının odasında elektronik ve teknik güvenlik kontrolü çalışması yaptık. (..) herhangi bir cihaz veya materyal bulamadık.”

Afyonkarahisar Belediye Başkanı tiyatrocu Burcu ne diyordu?

“Her yerde böcek var.. Prizlerin altında.. Makam odamda, koltuğumun tam karşısında..”

Bu arada, Zeren Güvenlik Danışmanlık şirketi işin ederini de anlatıyor:

Güvenlik araması karşılığında Yüntaş firmasına (Belediyenin şirketi) danışmanlık hizmeti bedeli olarak 66.000 TL’lik bir fatura kestik.”

Ooooh..

2 saatlik bir arama..

66 bin TL’lik fatura..

Ne diyordu CHP’liler?

“AK Parti’de israf var.”

Saadet Partisi’nin 80 yaşındaki genel başkanı da, “Ben kefilim” diyerek, CHP’nin yanlış işlere imza atmayacağını ilan ediyordu..

Ne yapılmış?

Yeni belediye başkanı olan Burcu hanım, “böcek” demiş..

Çağırmışlar danışmanlık şirketini..

İki saat arama yapmışlar.

Böcek bulamamışlar ama, belediyenin şirketinin 66 bin TL’sini alıp gitmişler..

Böcek olayında şimdi son durum nedir?

Böcek möcek mafiş..

Savcı istiyor, “bulduğunuz böcekleri verin” diye.

Aramayı yapan danışmanlık şirketi, “Böcek bulamadık ki..” diyor.

Belediye başkanı ise, “Böcekleri bulduğumuz gibi, çöpe attık” diyor..

Savcılık, böcekleri koyanları soruşturmak ve cezalandırmak için başlattığı soruşturmayı, “Böcek yok. Dolayısı ile böceği koyduğu ileri sürülen kişiler için de soruşturma yok. Ama, böcek bulduk diyenler için, iftira suçundan yeni bir dosya açılması için gereken işlemin yapılmasına” diyor..

Böcek dosyasını kapatıyor..

İftira dosyasını açmak üzere, gerekenler yapılmaya başlanıyor..

Bu vesile ile devlet, devletliğini hakkıyla gösteriyor..

“Böcek bulundu” iddiasının üzerine gidiyor..

Belediye başkanına soruyor, “hani böcek?”

Yok öyle, günlük siyasi tartışmalar içinde, “Ben böcek bulundu demedim. Ben böcek bulunma ihtimali var dedim. Ben AK Parti’yi suçlamadım. Makam odasında bulunmuş olabilir dedim” kıvırtmaları eşliğinde yeni iftiralara hazırlık yapmak..

Hakkıyla soruşturma yapılıyor..

Belediye başkanı kıvırtıp, “Böcek imha edildi” dese bile..

Savcılık o günlerde belediye binasında gerçekten böcek araması yapılıp yapılmadığını araştırıyor..

Bir şirketin binaya geldiğini tespit ediyor..

O şirketin yetkililerini çağırıp dinliyor..

Böcek bulunamadığı bilgisini zabta geçiriyor..

Tam ben “Savcılık işini yarım bırakmış. O şirket bu işi herhalde bedavaya yapmamıştır. Parası niye sorulmamış” diyecek iken.

Bir de bakıyorum, savcılık o konuda da şirket yetkilisinin beyanını almış: “66 bin TL fatura kestik.”

Haydi bakalım şimdi..

Yalancılık derseniz CHP’li Başkan Burcu Köksal’da..

Dava açmaya kalkmasın.. ‘Böcek bulduk” dediği ve ispat edemediği için yalanı tescillendi..

Sahtekarlık derseniz, CHP’li Başkan Burcu Köksal’da..

Dava açmaya kalkmasın, rezil olur.. “Orda bulunanlar böcek araması yaptı” derken. 66 bin TL fatura ödemesi yapıp, özel olarak bir şirkete arama yaptırdıkları ortaya çıkıyor..

Korkaklık derseniz CHP’li Başkan Burcu Köksal’da..

Odasında böcek olabilir endişesi ile ilerde yapacağı üçkağıtçılıkların dışardan haberi alınmasın diye, şimdiden böcek taraması yaptırtıyor..

Müsriflik derseniz CHP’li Başkan Burcu Köksal’da..

Sadece böcek korkusu sebebi ile iki saatlik aramaya, 66 bin TL ödettiriyor..

Kendi cebinden de değil, belediyenin şirketinden..

Haydi bakalım, CHP’liler çıksın, bu başkanlarını savunsunlar.

Savunabiliyorlarsa..