Üç konu:

Ekrem İmamoğlu’nun, HAMAS için terör örgütü demesi..

İBB görevlilerinin kazdığı Menekşe Parkı’ndaki çukurda biriken suda 5 yaşındaki Edanur’un boğularak ölmesi.

İstanbul’dakiler de dahil olmak üzere, birçok CHP’li belediyenin sosyal tesislerinde alkollü içeceklerin bulunması..

Bunlar haber mi?

Haberin de kralı..

Aktüellik ise aktüellik..

Kamuyu yararı taşıması ise fazlası ile taşıyor..

Hem haber verme hakkı.. Hem de haber verme görevi açısından, her bir medya kuruluşunun okurlarına aktarması gereken 3 önemli haber..

Teste tabi tutacağımız gazeteler ise, hemen her gün tepemizde basın özgürlüğü bozası pişiren Cumhuriyet gazetesi.

Haftada bir gazetecilik ödülüne boğulan Sözcü gazetesi.

Kalan bir ödül varsa, layık görülen Karar gazetesi.

İlk üç gazeteye ve onların desteklediklerine toz kondurmadan, alnı secdeli Cumhurbaşkanı’na hakaret üzerine hakareti kendine iş edinen Milli Gazete.

Ve emekten yana olduğunu söyleyen, ezilenlerden yana tavır aldığını öne süren Birgün gazetesi ile Said Nursi istismarı yapan Yeni Asya gazetesi.

Cumhuriyet’te Ekrem İmamoğlu aleyhine bir haber çıkar mı ki, “HAMAS terör örgütüdür” şeklinde sarfettiği iftira içerikli ve seçmen nezdinde itibarını sarsacak açıklama da çıksın..

Sözcü hakeza..

İşin ilginci, “Türkiye, İsrail ile ticaret yapıyor”’ diyerek ortalığı toz duman eden Karar gazetesi de..

Filistinlilerin topraklarını savunan HAMAS’a “terör örgütü” suçlaması yapılmasında, birdenbire derin bir sessizliğe bürünmüş..

Ne manşetinde, ne sürmanşetinde, ne de birinci sayfasında, Ekrem İmamoğlu’nun o vicdansız karalamaları ile ilgili tek satır haber yapamamışlar..

Ya Milli Gazete?

Tüm iyiniyetli yorumlarımızı artık tarihin tozlu raflarına bıraktıracak şekilde..

HAMAS için o ahlaksız açıklamanın yapılmasına, tek satır eleştirel bir haber girilmemiş.

Bırakın eleştiriyi, küçük bir sitemde bile bulunulmamış..

O zaman ben sizin, “İsrail ile ticaret niye kesilmiyor” söyleminizde samimiyetinize nasıl inanacağım?

Milli Gazete bile, Ekrem İmamoğlu’nun HAMAS’a yönelik o iğrenç nitelemesine sessiz kalıyorsa,,

Bu dakikadan sonra, Birgün ve Yeni Asya’dan biz daha ne bekleyebiliriz ki?

Birbirlerine düşman gibi görünen bu iki gazete, ne güzel de birleşmişler, ikisi de “Ekrem abimize laf yok” noktasında buluşmuşlar..

Birgün de..

Yeni Asya da..

Biri diğerine “Ateist, dinsiz” derken..

Diğeri berikine, “tarikatçı, İngiliz muhibbi” derken..

Aynı noktada buluşmuşlar..

HAMAS’a terör örgütü denilmesini, görmezden gelmişler..

Bir başka önemli haber..

İBB görevlilerinin kazdığı çukurda biriken suda boğulan 5 yaşındaki kızımız ile ilgili olarak da belirttiğimiz gazeteler, birinci sayfalarından haberi görmemişler..

Hani, nerede basın özgürlüğü?

Nerede, halkın haber alma hakkı?

5 yaşındaki bir kız çocuğu, belediye çalışanlarının ihmali neticesinde can veriyor..

Antalya’da teleferik kazasını görmeyenler..

Üstünü örtmeye çalışanlar..

“Aaaa. Niye CHP’li başkanı suçluyorsunuz ki.. Teleferik 2017 yılında, AK Partili belediye başkanı tarafından hizmete alınmış” diyerek, 7 yıldır sorunsuz çalışan tesiste, şimdi bakım yapılmadığı için yaşanan kazasını, yıllar önceki belediye başkanına yıkmaya çalışanlar.

Beşiktaş’ta denetimini yapmadıkları gece klübünde çıkan yangında 29 işçinin vefat etmesini, olağan günlük kaza gibi göstermeye kalkışanlar..

Biraz daralınca, “Gece klübünün ruhsatı 1987 yılında verilmiş” diyerek, yine aynı taktiği hayata geçirip, kendilerinden önceki belediye başkanlarını sorumlu gibi göstermeye çalışanlar..

Şimdi İBB görevlilerinin resmen cinayet işler gibi kazıp, güvenlik önlemi almadan bıraktıkları 1.35 m derinliğindeki çukurda vefat eden 5 yaşındaki kızımız için de, üç maymunu oynamayı tercih ediyorlar.

CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu,seçim öncesinde çocuklara park sözü verirken, şimdi geldiğimiz noktada, çocuklarımızı, parkların yanıbaşında kazılan çukurlarda boğuyoruz..

Ve medyamız bu rezaleti, görmezden geliyor..

Bir başka aktüel konu..

Alkollü içeceklerin sosyal tesislerde hizmet gibi sunulmasında, “CHP’yi iktidara taşımak isteyen medya organları, şimdi ayrışırlar” diye düşüneceksiniz ama..

Yanılıyorsunuz..

Cumhuriyet gazetesi, alkollü içecek verilmesinden yana olduğu için, bunda bir beis görmemiştir.. Eleştirmesine de gerek yok. Sözcü gazetesi ve Birgün gazetesi de aynı kafada.

Hatta biraz zorlarsanız, “Sosyal tesislerde alkol olmaması, yasakçılıktır” bile diyeceklerdir.

Nitekim eski yıllarda bu yönde yayın da yapmışlardır..

Ama yanarız yanarız da..

Dindar kimlikleri ile kendilerini tanıtan Karar gazetesi, Milli Gazete ve Yeni Asya’nın tavrına yanarız..

“Ne oluyoruz CHP’li belediyeler” diyeceklerine.

“Biz bu rezaletler için mi, ‘CHP’nin seçilmesi, AK Parti’ye göre daha iyidir’ modunda yayınlar yaptık” diye sergilenen tavra itiraz edeceklerine..

“Alkol tüm kötülüklerin anasıdır. Biz ilahiyatçı babalarımızdan, emekli müftü akrabalarımızdan, emekli imam abilerimizden, böyle duyduk, böyle işittik. Belediyenin sosyal tesisinde alkol de neyin nesi” diyeceklerine..

Haydi Karar’ın elemanlarından hepsi olmasa da. Bazıları arasıra demleniyor olabilirler..

Ama Milli Gazete’nin de, Yeni Asya’nın da hiçbir çalışanının, alkol ile arası olmadığından eminim..

Ama iki gazeteden de, CHP’li belediyelerin sosyal tesislerinde alkollü içecek bulundurulmasına küçücük bir itiraz yok..

Hani sizler, AK Parti’yi dindarlık konusunda yeterli görmüyordunuz! Hatta samimi bulmuyordunuz!.. Eleştiri yağmuruna tutup, “bunlar dini ilkeleri samimi şekilde hayat rehberi yapmıyorlar” diyordunuz!..

Ki bazı AK Parti içindeki akp’liler için, biz de aynı kanaatimizi, somut bazı isimlere yönelik eleştirilerimizle dile getiriyorduk..

Ama insaf edin..

Eleştirdiğiniz, beğenmediğiniz, yerden yere vurduğunuz, AK Partili isimlerin yönettiği belediyelerin sosyal tesislerinde alkollü içecek bulundurulmazken..

CHP’li belediyelerin sosyal tesislerinde alkollü içecek, en vazgeçilmez menü gibi gösteriliyorsa..

Dindar insanların, seçimde CHP’li adaylara verdikleri destek için, ciddi bir özeleştiri yapıp, tövbe etmeleri gerekmez mi?