BIST9.645,02%-0,50
USD32.5505%-0.01
EURO34,8970%0.10
ALTIN2.431,16%0.04
Teknoloji

Uzmanlar açıkladı: WhatsApp'ta hepsi paylaşılıyor...

WhatsApp, Gizlilik İlkeleri’ne tartışmaların fitilini ateşleyecek yeni özellik getirdi. 2 milyardan fazla WhatsApp kullanıcısının bilgisi, Facebook’un diğer şirketlerinin reklam ve pazarlama alanına açıldığı bilgisi gündeme bomba gibi düştü.

Abone OlGoogle News
12 Ocak 2021 00:14

Türkiye'deki kullanıcıların WhatsApp'ı kullanmaya devam etmek için 8 Şubat'a kadar bu yeni ilkeleri kabul etmesi gerekiyor. Kabul etmeyenler WhatsApp kullanamayacak. WhatsApp'ın sitesindeki bilgilere göre, uygulamanın kullanıcılarından topladığı veriler arasında; hesap bilgileri, mesajlar, bağlantılar, durum bilgisi, işlem ve ödeme verileri, müşteri desteği ve diğer iletişimler, kullanım ve kayıt bilgileri, cihaz ve bağlantı bilgileri, konum bilgileri, çerezler, üçüncü taraftan sağlanan bilgiler yer alıyor.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan İbn Haldun Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Berrin Kalsın, verinin "günümüzün petrolü" olduğunu belirterek, WhatsApp güncellemesi ile mesajlaşma servisini kullanmaya devam etmek isteyen kullanıcıların, verilerinin ihlalini kabul etmeye yasa dışı bir şekilde zorlandığını söyledi.

WhatsApp'ın "Gizlilik İlkesi"ni güncellemesi ve yeni koşulların onayı konusunda kullanıcılarına 8 Şubat'a kadar süre vermesinin ardından tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de tartışmalar devam ediyor.

İbn Haldun Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kalsın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uçtan uca şifrelenmiş mesajlaşma uygulaması sunan WhatsApp'ın şimdiye kadar gizlilik özelliğiyle hep ön planda olduğunu belirtti.

Facebook'un, 2014 yılından beri WhatsApp'ı bünyesinde bulundurduğunu ve kullanıcılara şimdiye kadar Facebook ile veri paylaşmaktan vazgeçme seçeneği sunulduğunu hatırlatan Kalsın, "Ancak şimdi kullanıcılara Facebook'un kişisel verilerine erişim izni vermeleri için bir çeşit baskı yapıyor.

Güncellemeyi kabul eden kullanıcılar artık iletişim numarası, konumu, sohbetleri ve daha fazlası dahil olmak üzere birçok veriyi Facebook ile paylaşmayı kabul edecek ve eğer güncellemeyi kabul etmezlerse hesapları kendilerinden alınacak. Özetle bu güncelleme ile kullanıcılar, mesajlaşma servisini kullanmaya devam etmek istiyorlarsa verilerinin ihlalini kabul etmeye yasa dışı bir şekilde zorlanıyor." şeklinde konuştu.

Yeni uygulamanın birçok açıdan üzücü olduğunu ifade eden Kalsın, şimdiden birçok kullanıcının Signal veya Telegram gibi diğer iletişim platformlarına geçtiğini aktardı.

Tesla Üst Yöneticisi Elon Musk'ın dahi kullanıcılara hizmetleri değiştirmeyi denemelerini önerdiğini anlatan Kalsın, "Musk ayrıca, alaycı bir dille yazılmış mesajında, ABD'nin başkentinde meydana gelen protestocuların saldırısından Facebook'un sorumlu olduğunu iddia ediyor.

 Bir WhatsApp sözcüsü, Ars Technica'ya verdiği röportajda, bu değişiklik sayesinde WhatsApp sohbetlerinin Facebook'un gelişmiş kaynakları kullanılarak kurtarılacağını söyledi ve şirketlerin WhatsApp sohbetlerine erişim sağlayacağını belirtti. Bununla birlikte güncellenen Hizmet Şartları ve Gizlilik Politikası'nın İngiltere ve AB'deki kullanıcıları etkilemeyeceği belirtildi." dedi.

"Dijital çağda sömürü, veri üzerinden yapılıyor" 

Doç. Dr. Berrin Kalsın, Avrupa'da Facebook'a kesilen cezalar ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: "Geçen yıllarda AB politikacıları, Brexit müzakereleri sırasında uygulamayı kullanarak 'WhatsApp diplomasisi' terimini ortaya çıkarmıştı. Ancak daha sonra nedendir bilinmez Avrupa Komisyonu, rotasını değiştirdi ve gizlilik endişelerini gerekçe göstererek çalışanlarını Signal'e geçmeye çağırmıştı.

Hatta AB, Facebook'a daha önce WhatsApp'taki kişisel verileri şirketleri arasında paylaştığı gerekçesiyle 110 milyon avro (daha sonra 120 milyon dolar) para cezası vermişti. Tüm bu yaşananlara rağmen güncellemenin neden AB veya Birleşik Krallık'ta yaşayan kullanıcılar için geçerli olmadığı sorusu gündeme geliyor."

Verinin "günümüzün petrolü" olduğuna işaret eden Kalsın, geçmiş dönemlerde gelişmekte olan ülkelere uygulanan sömürü şeklinin dijital çağda veri üzerinden yapıldığını söyledi.

Kalsın, "Ücretsiz ham madde olarak adlandırılan verilerin birçoğu 'makine zekası' olarak bilinen gelişmiş üretim süreçlerinden beslenerek şimdi, yakın zamanda ve daha sonra ne yapacağınızı tahmin eden bir teknoloji çıktısı olarak kötüye kullanılıyor. Son olarak, bu tahmin ürünleri, davranışsal vadeli piyasalar olarak adlandırılan yeni bir tür pazarda alınıp satılıyor. Bu şirketler, veri ticaret operasyonlarından ciddi anlamda zengin olmuş durumda." ifadelerini kullandı.

"Büyük teknoloji şirketleri farklı ülkelere farklı politikalar uygulayarak çıkar sağlama peşinde" 

İbn Haldun Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kalsın, büyük teknoloji şirketlerinin farklı ülkelere farklı politikalar uygulayarak ekonomik, kültürel ve siyasal anlamda çıkar sağlama peşinde olduğunu belirterek, "Hatırlanacağı üzere, geçtiğimiz yıllarda Türkiye, bu şirketlerin uygulamaya çalıştığı yaptırımlarla karşı karşıya kalmış ve buna karşılık 1 Ekim 2020'de 'sosyal medya düzenlemesi' yürürlüğe girmişti.

Yasaya göre, günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağlar, Türkiye'ye temsilci atamak zorunda ve şu ana kadar temsilci atamayan sosyal ağlar için 3'üncü aşamanın sonuna gelinmiş durumda. Bu gibi yaptırımlara karşı ülkelerin sağlam bir tavır sergilemesi gerekiyor." diye konuştu.

"KVKK, birçok noktada kullanıcıya yol gösterecek çalışmalar düzenliyor" 

Doç. Dr. Berrin Kalsın, insanların bir uygulamayı kullandıklarında neleri paylaşmayı kabul ettiklerini veya bu verileri paylaşarak neyi riske attıkları konusunda henüz yeterince bilgi sahibi olmadıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bu durum, tüm dünya genelinde ciddi anlamda bir gizlilik ihlali sorunu oluşturuyor. Platformları düzenleyici ve denetleyici kurumların oluşturulması ve insanların bu konuda daha fazla bilinçlendirilmesi gerekiyor. Gizliliklerimizin kontrolümüz dışında olmadığını ve paylaşımlarımıza sınırlamalar getirerek bu sorunları aşacağımız yönünde iyimser yaklaşımlara ihtiyacımız var.

Özel hayatın gizliliği ile temel hak ve özgürlüklerin korunması kapsamında, ülkemizde kişisel verilerin korunmasını sağlamak ve buna yönelik farkındalık oluşturmayı amaçlayan Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK), bugün birçok noktada kullanıcıya yol gösterecek çalışmalar düzenliyor ve özel verilerin korunmasında kullanıcıya ve veri sorumlusuna yol gösteriyor."

Whatsapp’ın bu  kararına hukukçulardan yorum geldi. Whatsapp’ın güncellemeye gittiğini ifade eden Avukat Buket Nurşah Tekışık, “Whatsapp içinde bulunan tüm verileriniz Facebook’un veri tabanına aktarılacak, bu da tüm yazışmalarınızın, resimlerinizin ve videolarınızın sizin rızanız ile Facebook’a verilmesi anlamına geliyor. Tabi ki şirket, ‘siz kabul etmek zorundasınız’ demiyor. Nazikçe kabul etmediğiniz takdirde Whatsapp hesabınızın kapanacağını söylüyor. Bu hukuken mümkün müdür? Maalesef mümkündür Çünkü size şirket uzun bir yazı ile seçenek sunuyor. İster kabul edersiniz, ister etmezsiniz” dedi.

“İleride yazışmalar karşımıza çıkabilir” 

‘Bu zamana kadar bahse konu tüm bu veriler Facebook şirketi tarafından depolanabilirken, yeni sözleşme ile tüm bu veriler legal bir şekilde işlenebilecek ve kullanılabilecek’ açıklamasında bulunan Buket Nurşah Tekışık, “Daha net ifade etmek gerekirse, ileride WhatsApp görüşmelerimiz mahkemelerde, iş başvurularımızda, yurtdışında bulunan okullara kabullerde, vize başvurularında dahi ‘yasal olarak’ karşımıza çıkabilir.

Bu verilerin sadece WhatsApp ve Facebook ile paylaşılmayacağını hatırlatmakta fayda var. Tüm bu veriler Facebook Şirketler topluluğu bünyesinde bulunan her bir şirketle ve ayrıca üçüncü taraf şirketlerle paylaşılabilecek. Aslında kabul etmiş olduğunuz bu sözleşme ile Facebook şirketine tüm bu verileri kullanması, satması ve bunun üzerinden para kazanması için de izin vermiş olacaksınız” diye konuştu.

Avrupa Birliğindeki ilgili mevzuatta kişisel verilerin işlenmesi, aktarılması, saklanma süresi, kullanılma amacı ve imha politikasına dair koşulların oldukça net bir düzenlemeye sahip olduğunu ifade eden Buket Nurşah Tekışık, “Benzer düzenlemeler bizim mevzuatımızda da mevcut. Öncelikle kişisel verilerin işlenmesi için açık rıza verilmesi zorunlu olup bu durum anayasamızın 20. maddesinde ve kişisel verilerin korunması kanunu 5. maddesinde açıkça düzenlenmiştir. Ancak WhatsApp uygulamasının istemiş olduğu bu onayın hukuken açık bir rıza olup olmadığı tartışmalı bir konudur.

Şöyle ki; WhatsApp uygulamayı kullanmak için başka bir seçim hakkını size sunmuyor. Kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti gibi veriler KVKK kapsamında özel nitelikli kişisel verilerdir ve her biri için ayrı ayrı rıza alınması zorunludur. WhatsApp ise tüm bunlar için tek seferde rıza verilmesini istemektedir” şeklinde konuştu.

Yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.600 karakter kaldı
×

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde akittv.com.tr’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.
Yazılanlardan akittv.com.tr sorumlu tutulamaz.

0 Yorumlar
  • Yeniden eskiye
  • Eskiden yeniye
  • Öne Çıkanlar