Türkiye’de yaşanmış tüyler ürpertici cinayetler

3 GÜNLÜK BEBEĞİN BOĞAZINI KESTİLER

İzmit'te 4 Ocak tarihinde, yeni doğmuş bir bebek, boğazı kesilip boğularak öldürülmüş halde bulundu.

Yahya Kaptan Mahallesi'ndeki çocuk yuvasının arkasında sokağa terk edilmiş bir bebek olduğu ihbarını alan polisler, korkunç bir manzarayla karşılaştı.

Boğularak öldürülen bebeğin boğazında da kesik izleri tespit edildi. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri tarafından hayata döndürülmeye çalışılan bebek kurtarılamadı. Bebeğin cansız bedeni, Alikahya Kadın ve Doğum Hastanesi'ne götürüldü. Bebeğin katil zanlısı olarak annesi gözaltına alındı.

3 günlük bebeğin öldürülmesiyle ilgili gözaltına alınan anne Sezin S.'nin (28) evli olduğu ve 3 yıl önce çalıştığı anaokulundan ayrıldığı öğrenildi. Sezin S.'nin, ilk ifadesinde, 3 kişiyle ilişki kurduğunu, bebeğin babasının kim olduğunu bilmediğini ve bebeği istemeği için çamaşır ipiyle boğduktan sonra çöp kutusuna attığını söylediği belirtildi.

OKULDA BALTALI DEHŞET

Adana'da 4 Ocak'ta eğitim gördüğü okulu pompalı tüfekle basan ilköğretim öğrencisi, nakledildiği okulun yangın köşesindeki baltayla da okul müdürü, öğretmen ve öğrencilere saldırdı.

1 Ekim 2009 tarihinde Solaklı İlköğretim Okulu'na pompalı tüfekle saldırdığı için, komisyon kararıyla Doğankent Beldesi Celil Çavuşoğlu İlköğretim Okulu'na gönderilen ve psikolojik rahatsızlığı bulunduğu bildirilen 12 yaşındaki H.Y. 4 Ocak'ta sabah saatlerinde okulun yangın köşesindeki baltayı alıp, önce Okul Müdürü Derviş Sedat Alevekici'nin üzerine yürüdü.

Alevekici, kendini odasına atarak saldırgan öğrenciden korunurken, H.Y., bu kez kendini sakinleştirmek isteyen öğretmenlerin ve öğrencilerin üzerine yürüdü. Okul koridorlarında dehşet dolu dakikalar yaşanmasına neden olan öğrenci, diğer öğrencilerin üzerine çullanmasıyla etkisiz hale getirildi. H.Y., çağrılan jandarma ekiplerine teslim edildi. Doğankent Jandarma Karakolu'na götürülen öğrencinin, tedavi amacıyla hastaneye götürüleceği belirtildi.

Yeni okulunda 2 ay eğitim gördüğü bildirilen H.Y.'nin, daha önce Solaklı Beldesi'ndeki okulda pompalı tüfekle saldırıyı gerçekleştiren öğrenci olduğunu öğrenen öğretmenler, eğitim yuvasında can güvenliklerinin tehlikede olduğunu söyledi.

CANAVAR ANNE ÇOCUK BAKICISI ÇIKTI

Babasını bilmediği bebeğini doğurduktan sonra çamaşır ipiyle boğup çöp konteynırında ölüme terk eden canavar annenin, 5 Ocak'ta yayınlanan haberde, bir rehabilitasyon merkezinde bakıcı anne olarak çalıştığı ortaya çıktı.

Akıllara durgunluk veren olay Kocaeli'de yaşanmıştı. Yahyakaptan mahallesi Uluçınar caddesinde çöp konteynırında kundak yapılmış battaniyeye sarılı poşet içinde bir bebek bulunmuş, talihsiz bebek kaldırıldığı İzmit Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde hayatını kaybetmişti. Yeni doğmuş kız bebeğin annesinin ana okulu öğretmeni Sezin S. (29) olduğu belirlendikten sonra, 'canavar' anne gözaltına alınmıştı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğüne götürülen Sezin S, ifadesinin ardından Kocaeli Adliyesine sevk edildi.

SEZARYEN İLE DOĞUM YAPMIŞ

Sezin S ifadesinde, 01 Ocak 2010 günü Alikahya Çocuk ve Kadın Doğum Hastanesine gittiğini, saat 13:30 sıralarında sezaryen ile doğum yaptığını anlattı. Hastaneden önceki gün taburcu olduğunu söyleyen Sezin S hastaneden ayrıldıktan sonra bir otobüse bindiğini, Yahyakaptan'da otobüsten inerek bir süre dolaştığını söyledi. Ne yapacağını düşündükten sonra bir bakkala giderek çamaşır ipi aldığını belirten Sezin S, önce çocuğunu boğmaya çalıştığı sonra vazgeçerek çöp konteynırına bıraktığını detaylarıyla itiraf etti.

Yapılan araştırmada Sezin S'in evli olduğu ancak yaklaşık 4 yıldır eşinden ayrı, ailesiyle birlikte kaldığı belirlendi. Eşinden bir çocuğu daha olduğu öğrenilen Sezin S'nin 3 yıl öncesine kadar anaokulu öğretmenliği yaptığı ancak eşiyle ayrıldıktan sonra işi de bıraktığı da öğrenildi. Sezin S'nin bu dönemde 3 ayrı kişi ile ilişki yaşadığı ve çocuğun babasının kim olduğunu bilmediği kaydedildi. Sezin S'nin anaokulundaki işinden ayrıldıktan sonra bir süre işsiz gezdiği, son dönemde ise bir rehabilitasyon merkezinde bakıcı anne olarak çalıştığı tespit edildi.

ÖLDÜRDÜ, 'YUVAYA VERİN' DEDİ

Psikolojik sorunları olduğu da iddia edilen Sezin S'nin adliyeye götürülürken bebeğin öldüğünden habersiz "İstemiyorum çocuğu yuvaya verin" dediği öğrenildi. Ailesi ise konu ile ilgili olarak konuşmaktan kaçındı.

"HEPİMİZİ ANNEM VURDU"

Rize'de, polis olan eşini ve çocuklarını vurduktan sonra intihar eden kadının, 6 Ocak'ta yayınlanan haberde, olay günü sabah da eşiyle tartıştığı ortaya çıktı. Olaydan yaralı kurtulan 7 yaşındaki M.G'nin anne, babası ve kardeşinin cesediyle 5 saat yaşadığı öğrenildi. Yaralı çocuk, "Hepimizi annem vurdu" dedi. Bu arada apartmandaki komşuların 16.30 sıralarında silah sesleri duyduğu ancak polise haber vermediği ortaya çıktı. M.G ve annesi olay günü sabah okula giderken güvenlik kamerasına yansıdı.

Olay, İslampaşa Mahallesi Barbaros Sokak'taki Kervan Apartmanı'nın 3. katında akşam saatlerinde meydana geldi. Bir süredir eşiyle arasında geçimsizlik olan 11 yıllık polis memuru Osman Çağatay Olgun (38) ile eşi Gülseren Olgun (28) yine tartışmaya başladı. Tartışma sırasına cinnet geçiren kadın, eşinin tabancasını alarak önce 4 yaşındaki oğlu Alptuğ Berk'e, ardından eşine ateş etti. Daha sonra diğer oğlu 7 yaşındaki M.G'ye kurşun yağdırdı.

Son olarak kendi kalbine ateş eden genç kadın, eşi ve oğlu Alptuğ Berk olay yerinde hayatını kaybederken, M.G ağır yaralandı. Yaralı olarak bulunan M.G hemen Rize Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Cesetler otopsi yapılmak üzere ambulansla Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Adli Tıp Kurumu raporunda, polis memurunun sırtına iki, Alptuğ Berk'in vücuduna ise 4 kurşun isabet ettiği, Gülseren Olgun'un da kalbinden giren tek kurşunla hayatını kaybettiği belirlendi.

Rize Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan, 5 saat boyunca anne, baba ve kardeşinin cesetleri arasında kurtarılmayı bekleyen M.G'nin hayati tehlikeyi atlattığı bildirildi. M.G'nin, babası ve kardeşini annesinin vurduğunu söylediği öğrenildi. M.G'nin ifadesinde, "Bana da ateş etti ama odaya kaçtım. Lanet olası silah olmasaydı ödevlerimi bitirecektim" dediği öğrenildi.

SEVGİLİSİNİ ÖLDÜRÜP, 2 GÜN CESETLE DOLAŞTI

Gaziantep'te havalimanında çalışan 26 yaşındaki uzman erbaşın, 11 Ocak'ta yayınlanan bir haberde, aynı yerde çalışan sevgilisini başından vurarak öldürdüğü ortaya çıktı. Genç kızın cesedini kıza ait otomobille iki gün gezdiren uzman erbaş, dün otomobili içinde cesetle Adana'nın Ceyhan ilçesindeki piknik alanına bırakıp, Osmaniye'de teslim oldu.

Diyarbakır 8. Ana Jet Üssü'nde görevli Uzman Erbaş Harun Ceylan (26), geçici görevle gittiği Gaziantep Havalimanı'nda 34 yaşındaki Berrin Özçekirdek ile tanıştı. İkili arasında başlayan arkadaşlık aşka dönüştü. Geçtiğimiz Cumartesi günü uzman erbaş bilinmeyen bir nedenden dolayı sevgilisi ile tartıştı. Daha sonra genç kızı kafasına bir el ateş ederek öldürdü. Cesedi battaniye sararak genç kıza ait aracın arka koltuğuna koyan uzman erbaş, aynı araçla Adana'nın Ceyhan İlçesi Günyazı Köyü yakınlarındaki piknik alanına gitti. Aracı, içersindeki cesetle birlikte buraya bırakan Ceylan, daha sonra Osmaniye'ye giderek Emniyet Müdürlüğü'nde teslim oldu.

CANLI CANLI GÖMMÜŞLER

Adıyaman'ın Kahta ilçesinde, evlerinin bahçesindeki kümeste cesedi toprağa gömülü halde bulunan Medine Memi'nin, 2 Şubat'ta yayınlanan haberde, üzeri toprakla örtülürken sağ olduğu belirlendi.

Erkeklerle konuştuğu gerekçesiyle dedesi ve babası tarafından öldürüldükten sonra cesedi kümeste kazılan çukura gömüldüğü iddia edilen Medine Memi'nin cesedine, Malatya Adli Tıp Kurumundaki otopsinin ardından İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezinde mikroskobik inceleme yapıldı. İnceleme sonucunda genç kızın elleri bağlı ve canlı gömüldüğü belirlendi.

Adli Tıp yetkililerinden aldığı bilgiye göre, mide ve ciğerlerinde toprak olduğu belirlenen genç kızın kanında ilaç veya uyuşturucuya rastlanmadı. Vücudunda ciddi darp da olmadığı belirtilen genç kızın, gömüldüğü zaman hayatta ve bilincinin açık olduğunun anlaşıldığı kaydedildi. Yetkililer, şu bilgiyi verdi:

''Medine Memi'nin (16) cesedi 2 metrelik bir çukurda elleri bağlı ve oturur vaziyette bulunmuş, Malatya Adli Tıp Morgu'na gönderilmişti. Burada yapılan ilk otopsinin ardından mikroskobik dediğimiz inceleme de tamamlandı. Çıkan sonuç ürpertici. Çünkü elimizdeki verilere göre, vücudunda ciddi darp izine rastlanmayan, kanında uyuşturucu veya zehirli bir madde bulunmayan genç kız elleri bağlı, canlı ve bilinci açıkken gömüldü. Zira genç kızın mide ve ciğerlerinde yoğun toprak olduğu belirlendi.''