Adrenalin Hormonu nasıl düşürülür? Adrenalin Hormonu yüksekliği belirtileri nelerdir?
İnsanoğlunun yüzyıllardır karşılaştığı bir seçim olan ‘savaş ya da kaç’ davranışının ortaya çıkmasının nedeni olan adrenalin hormonu, vücudun harekete geçmesi için çok önemlidir. İnsanın hayatta kalabilmesi için adrenalin hormonunun salgılanması şarttır. Peki insanlığın devamlılığını sağlayan bu adrenalin hormonu nedir? İşte cevaplar…

Belki bir filmde görmüşsünüzdür, kalp krizi geçiren bir hastaya direkt olarak bir iğne yapılır. İşte o iğnenin içinde bulunan madde, kalbi harekete geçirmesi için enjekte edilen adrenalin hormonudur. Diğer adı epinefrin olan adrenalin hormonu, vücutta savaş ya da kaç durumunun oluşmasında rol alan iki hormondan bir tanesidir. Ancak bu hormona fazla maruz kalmak kişinin sağlığına kalıcı zararlar verebilmektedir. Bu nedenle de adrenalin hormonu mutlaka normal seviyelerinde ve kontrol altında tutulmalıdır.
ADRENALİN HORMONU NEDİR?
Adrenalin hormonu; hem beyin hem de vücutta görev yapan bir hormondur. Adrenalin hormonu aslında bir nörotransmitterdir. Epinefrin olarak da bilinmektedir. Adrenalin hormonu; vücutta böbreküstü bezlerden, beyinde ise beyin sapı civarındaki bazı nöronlardan salgılanmaktadır.
ADRENALİN HORMONU GÖREVLERİ
Adrenalin hormonu, insanların hayatta kalması için gerekli olan hormonlardan biri tanesidir. Zira adrenalin hormonu, vücudun harekete geçebilmesinde büyük bir rol oynamaktadır. Adrenalin hormonu, halk arasında 'savaş ya da kaç' olarak bilinen davranışının ortaya çıkmasını sağlamaktadır. Bunun haricinde adrenalin hormonu, kalp atışlarının hızlanması ve kan şekerinin yükselmesi gibi fizyolojik durumlarda da rol oynamaktadır. Adrenalin hormonunun salgılanması ile, vücuttaki kas hücrelerine giden oksijen miktarının akımı artmaktadır. Adrenalin hormonu salgılandığında vücuttaki ani acı eşiği de yükselmektedir, bu sayede de insan yara aldığı halde kaçmaya veya savaşmaya devam edebilir hale gelmektedir. Adrenalin hormonunun etkisi, kaç ya da savaş durumunun nedeni, yani stresin kaynağı ortadan kalktıktan sonra en geç 1 saat içerisinde geçmektedir.
Adrenalin hormonunun en çok bilinen bir başka etkisi de metabolizma üzerindedir. Adrenalin hormonu glikozu beyine göndermek için glikoz seviyelerini yükseltmekle görevlidir. Adrenalin hormonu, aynı zamanda kan akışının ana damarlar üzerinden kalp ve ciğerlere direkt olarak iletilmesinde de rol oynamaktadır. Ayrıca adrenalin hormonu, gözle fark edilebilir bir biçimde canlıdaki performansı ve gücü de arttırmaktadır. Tüm bunlara ek olarak adrenalin hormonu görevlerinden bir diğeri ise, insanın farkındalığını arttırmasıdır.
ADRENALİN HORMONU NASIL ÖLÇÜLÜR? ADRENALİN HORMONU TESTİ
Adrenalin hormonu da, tıpkı diğer hormonlar gibi, bir hormon testi ile ölçülmektedir. Genel olarak hormon testi, insan vücudundaki hormon seviyelerini belirlemek için yapılan bir testtir. Endokrinoloji uzmanları tarafından yapılmaktadır. Adrenalin hormonu testi de, adrenalin hormonunun değerlerini ölçmek için yapılmaktadır.
ADRENALİN HORMONU FAZLALIĞI NEDEN OLUR?
Yapılan araştırmalar adrenalin hormonu fazlalığı durumunun yaygın olmadığını lakin yine de ortaya çıkabileceğini göstermektedir. Zira adrenalin hormonu genel olarak belirli durumlarda salgılanmaktadır. Bu nedenle de yüksek kalması pek olası değilgir. Adrenalin hormonu fazlalığına neden olabilecek hususların başında böbreküstü bezlerinde yer alan bir tümörün varlığı gelmektedir. Zira böbreküstü bezlerinde bir tümör varsa, bu kişinin vücudundaki adrenalin hormonunun kontrolsüz bir biçimde üretilmesine neden olmaktadır.
Adrenalin hormonu yüksekliğine neden olan bir diğer husus da strestir. Adrenalin hormonu stresli durumlarda salgılanmaya başladığı için, kişinin hayatını düzenli olarak ağır bir stres altında yaşaması durumunda, adrenalin hormonu da aralıksız bir biçimde her zaman salgılanacaktır. Hatta öyle ki, adrenalin hormonu yüksekliğini; Dünya Sağlık Örgütü 'adrenal yorgunluk' olarak adlandırarak, modern hayatın sağlık sorunları içerisinde, 21´inci yüzyılın sendromu olarak nitelendirmiştir.
ADRENALİN HORMONU YÜKSEKLİĞİ BELİRTİLERİ
Adrenalin hormonu yüksekliği belirtilerini aslında sizler de tahmin edebilirsiniz. İlk iş görüşmesine gittiğiniz günü düşünün, karnınızda oluşan ağrı ve bulantıyı, sürekli tuvalete gitme ihtiyacınızı hatırlıyor musunuz? İşte bunlar stresli olduğunuz için adrenalin hormonunun yüksek seviyelerde salgılanmaya başlamasından dolayı yaşadığınız semptomlardır. Lakin adrenalin hormonunun genel olarak yüksek olması sorunu, yani adrenal yorgunluk halinin belirtileri sadece bunlarla sınırlı değildir. Zira adrenalin hormonu yüksekliği, tek bir olay ile sınırlı değildir, kişinin hayatı boyunca adrenalin hormonu yüksekliği yaşamış olması demektir. Adrenalin hormonu yüksekliği belirtileri başlıca şunlardır:
Nedensiz yorgunluk,
Bitkin ve stresli olma,
Uyanmakta zorlanma,
Hayatın günlük sorunları ile baş etmekte sıkıntı çekme,
Stresten kurtulamama,
Hafıza ve konsantrasyon bozukluğu,
Şiddetli ve nedeni bilinemeyen baş ağrısı,
Dinlendirici uykunun olmaması,
Efor sonrası 24 saatten uzun süren yorgunluk
Bunlar adrenali hormonu yüksekliği, yani adrenal yorgunluğun temel belirtileridir. Bu durumlarla birlikte yüksek ve düzensiz kan basıncına, çarpıntı ve terleme ataklarına da sahipseniz, bir doktora gitmenizde fayda bulunmaktadır.
Adrenalin hormonu yüksek salınımı; aynı zamanda bu hormon salındığında vücudun savaş ya da kaç mekanizmasını tetiklediği için glikoz salınımını da gerçekleştirmektedir. Ortamda bir tehlike bulunmadığı halde vücutta biriken bu enerjinin varlığı insanı huzursuz hissettirebilmektedir.
ADRENALİN HORMONU NASIL DÜŞÜRÜLÜR?
Adrenalin hormonu, eğer ki fizyolojik bir sorundan kaynaklanmıyorsa, yani vücutta yahut beyinde meydana gelmiş olan bir tümör yahut hastalıktan kaynaklanmıyorsa, seviyesinin düşürülmesi oldukça kolaydır. Lakin eğer ki, adrenalin hormonu yüksekliğinin sebebi bir tümör ise 'adrenalin hormonu nasıl düşürülür' sorusunun cevabı kolay olmayacaktır. Zira bu durumlarda cerrahi müdahale şarttır.
Eğer ki kişide adrenalin hormonu yüksekliği sebepleri stres kaynaklı ise, kişinin stresi hayatından uzaklaştırması ve sakin bir yaşam sürmesi, adrenalin hormonu seviyelerini düşürecektir. Bunlara ek olarak kişinin düzenli spor yapması, alkol ve sigaradan uzak durması, düzenli ve dengeli bir beslenme programına sahip olması ile düzenli meditasyon yapması da adrenalin hormonu yüksekliğini düşürmeye yardımcı olacaktır.
Aldosteron Hormonu görevi nedir? Aldosteron Hormonu eksikliğinde hangi hastalık meydana gelir?
İnsan vücudunda, vücudun sağlıklı ve normal bir şekilde çalışmasını sağlayan birçok hormon bulunmaktadır. Bu hormonların her birinin ayrı bir görevi ve işlevi vardır. Aldosteron da aslında tam anlamı ile bir hormon olmakla birlikte, böbrek üstü bezinden salgılanmakta ve kan basıncını düzenlemekte önemli bir göreve sahiptir.
Aldosteron hormonu, adrenal bezlerin korteks bölgesinde üretilmektedir. Bu hormon, steroit hormonu olarak bilinmektedir. Aldosteron hormonu salgılanması, kan basıncının düzenlenmesinde etkili olmaktadır. Bu açıdan da oldukça önemli bir görevi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Aldosteron hormonu, böbreklerin süzdüğü sodyumun %2'sinin yeniden kana karışmasından sorumludur.
ALDOSTERON HORMONU GÖREVLERİ
Aldosteron hormonunun bazı temel görevleri bulunmaktadır. Bunlardan ilki; vücutta bulunan sodyumun geri emilmesi ve böbrekten potasyumun çıkarılması gibi durumlardır. Aldosteron hormonu görevleri arasında vücuttaki elektrolit dengesini ayarlamak da yer almaktadır. İnsan vücudundaki elektrolit ve su dengesinin korunması sağlıklı bir yaşam açısından oldukça büyük bir öneme sahiptir. Bu dengenin korunmasını ise, aldesteron hormonu gerçekleştirmektedir.
Aldosteron hormonu böbreklere de etki etmektedir. Aldosteron hormonu, böbreklerde yer alan sodyum iyonlarının kana emilim seviyesini arttırmaktadır. Aldosteron hormonu, sodyum miktarını veya idrarda bulunan potasyum miktarında artışa sebebiyet verebilecek olan böbrek ve kolon gibi organlara sinyal göndermektedir. Ayrıca aldosteron hormonu suyu geri emerek, kan basıncının yükselmesi durumuna neden olmaktadır. Tüm bu olaylar, kan damarlarının genişliğinin artmasında veya azalmasında rol oynamaktadır. Dolaylı yoldan, aldosteron hormonu, kanın PH değerini ve elektrolit düzeylerinin korunmasına da yardımcı olmaktadır.
ALDOSTERON HORMONU DEĞERLERİ
Sağlıklı bir bireyde, aldosteron hormonu sorunsuz olarak, normal aralıklarında çalışmaktadır. Düzenli çalışan aldosteron hormonu, kişinin kan basıncı seviyesini düzenleyerek, kontrol altında tutmaktadır. Fakat, bazı kişilerde aldosteron hormonu seviyeleri yüksek yahut düşük olabilmektedir. Her iki durumda da aldosteron hormonunun işlevinde birtakım sorunlar ve değişiklikler meydana gelmektedir.
Yüksek aldosteron hormonuna sahip bireylerde hiperaldosteronizm olarak bilinen bir hastalık ortaya çıkmaktadır. Bu hastalık, aldosteron hormonu yükselmesi nedeni ile meydana gelmekte olup, adrenal bezlerde oluşan küçük ve iyi huylu tümörlerden dolayı oluşmaktadır. Hiperaldosteronizm; düşük potasyum seviyelerine, normal olmayan yüksek kan hacmine ve yine anormal kan basıncına neden olmaktadır. Hiperaldosteronizm hastalığının tedavi seçenekleri arasında cerrahi operasyon geçirmek, ilaç kullanmak ve yaşam tarzında değişiklikler yapmak bulunmaktadır.
Düşük aldosteron hormonu seviyesine sahip olmak da mümkündür. Aldosteron hormonu düzeylerinin kanda ölçülmesi ve adrenal bezin ultrason ile görüntülenmesi ile birlikte, aldosteron hormonuyla ilgili hastalıklarda tanıya ulaşılmaktadır.
ALDOSTERON HORMONU DÜŞÜKLÜĞÜ
Aldosteron hormonu düşüklüğü de ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Bir kişide aldesteron hormonu yeterli düzeyde salgılanmıyorsa, vücudun tuz kaybı tehlikeli boyutlara ulaşabilmektedir. Aldosteron hormonu düşüklüğünde böbrekler su ve tuz dengesini sağlayamaz ve bu nedenle de kan basıncı düşer.
ALDOSTERON HORMONU EKSİKLİĞİNDE HANGİ HASTALIK MEYDANA GELİR?
Aldosteron hormonu eksikliğinde ortaya ciddi hastalıklar çıkabilmektedir. Bu hastalıkların başında ise Addison hastalığı gelmektedir. Adrenal yetmezlik olarak da bilinen Addison hastalığı, vücudun aldosteron hormonunu yeterince üretememesi neticesinde ortaya çıkan oldukça nadir bir rahatsızlıktır. Aldosteron hormonu düşüklüğü neticesinde oluşan Addison hastalığı, her 100.000 kişide bir görülmekte olan bir hastalıktır. Addison hastalığı her yaştaki erkek ve kadınlarda görülebilmektedir. Görüleceği üzere aldosteron hormonu düşüklüğü cinsiyet ayırt etmemektedir. Addison hastası olan insanlar, ilaçlarını düzenli olarak aldıkları sürece normal yaşamlarına devam edebilmektedirler. Aldosteron hormonu eksikliğinde meydana gelen Addison hastalığının belirtileri ise şunlardır:
Kronik yorgunluk,
Kaslarda zayıflık,
Bayılma,
Sinirlilik ,
Depresyon,
Deri pigmentleşmesinde artış,
Kilo kaybı,
İştah azalması
Sindirim zorluğu,
Bulantı,
Kusma,
Kalp atışlarında ve kan basıncında azalma,
Düşük kan şekeri,
Ağız çevresinde ağrılar,
Tuz kullanma isteği,
Bu belirtilerden bazılarını düzenli olarak yaşıyorsanız, bir uzmana başvurmanızda ve aldosteron hormonu seviyenizi kontrol ettirmenizde fayda vardır.
- Yeniden eskiye
- Eskiden yeniye
- Öne Çıkanlar
İlk yorum yazan siz olun!