BIST10.653,09%-0.34
USD40.5518%-0,36
EURO47,5958 %-0.50
ALTIN4.340,25 %-1.66
Gündem

Ali Karahasanoğlu’ndan çarpıcı açıklamalar! İsim isim söyleyip FETÖ’cülerle ilgili anısını anlattı

Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, Akit TV ekranlarında yayınlanan Manşetlerin Dili programında Gezi Parkı eylemleri döneminde FETÖ'cülerle arasında yaşanan diyaloğu da anlattı.

Abone OlGoogle News
01 Temmuz 2021 16:21

Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, FETÖ'cü Sadettin Sarıkaya ile ilgili kendisine, "Bir çocuğu karada, bir çocuğu denizde, bir çocuğu havada teğmen" şeklinde bilgi geldiğini söyledi. Ayrıca Karahasanoğlu, Gezi Parkı eylemleri döneminde FETÖ'cülerle arasında yaşanan diyaloğu da anlattı.

FETÖ’nün Selam Tevhid soruşturması kumpası davasında, usulsüz dinleme kararları vermekle suçlanan 55 eski hakim ve savcıdan 20'si “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan ceza aldı. Sanıklar, 1 yıl 6 aydan, 11 yıl 3 aya kadar değişen cezalara çarptırıldı.

MİT Başkanı Hakan Fidan'ı ifadeye çağıran eski savcı Sadrettin Sarıkaya da FETÖ üyeliğinden 11 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Akit TV’de Murat Alan’ın sunumu ve Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu’nun yorumlarıyla ekranlarınıza gelen Manşetlerin Dili’nde, Sadrettin Sarıkaya ve FETÖ bağlantısı da derinlemesine masaya yatırıldı. Ali İhsan Karahasanoğlu, kendisine bir savcının Sadrettin Sarıkaya hakkında verdiği bilgileri anlattı. Ayrıca Karahasanoğlu, 17-25 Aralık’tan önce FETÖ’cülerle arasında geçen bir konuşmayı da detaylarıyla aktardı.

Karahasanoğlu’nun konuşması şu şekilde:

Ben Sadrettin Sarıkaya ile ilgili bana aktarılan bir bilgiyi sizlerle paylaşmış olayım. Ben bu FETÖ yapılanmasının askeriye içerisine nasıl sızdığı konusunda henüz daha 'cahil' olduğumuz dönemde, yani 17-25 Aralık'tan daha önceki dönemde, ki ben 15 Temmuz'dan da önce askeriye açısında o cehaletin devam ettiğini söyleyebilirim. 17-25 Aralık öncesinde dahi, hukuk fakültesinden tanıştığım 25 yıllık bir arkadaşım, 'Seninle adliyeden bir savcı arkadaşımız tanışmak istiyor, bazı bilgiler vermek istiyor' diye, 17-25 Aralık'tan 1 ay öncesinde bir talepte bulunmuştu. Peki görüşelim, dedim. Ben pek dışarıya çıkmam ama şimdi sınıf arkadaşımız, 25 yıldır tanıştığımız bir avukat arkadaşımız... Tamam, dedim ve gittim. Bana söylediği o savcı, Sadrettin Sarıkaya ile ilgili, 'Bunlar o kadar derin bir yapılanma içerisinde ki, bu adamın bir oğlu karada, bir çocuğu denizde, bir çocuğu havada teğmen.' dedi.

Şimdi ben düşünüyorum…  Bir yanlışlık olmasın, dedim. ‘Aynı adliyede çalışıyoruz, aynı lojmanları paylaşıyoruz, ben bilmeyeceğim de kim bilecek...’

Şimdi bizim o tarihlerde bakış açımız şu; ‘Kardeşim dindar kim olursa olsun, bırakın dindarlığı, annesinin başı örtülüyse babası sakallıysa askeriyede yer yok. Fişlenirler ve ihraç edilirler’ diye bizde bilgi var ve bunu da askeriye reddetmiyor. Böyle bir ortamda ben hayret etmiştim.

Kendi imkanlarımla araştırma yapmıştım ama somut bir veriye ulaşamamıştım. 17-25'ten sonra kısmen bu olayları öğrenmeye başladık. Adam su altından neler yürütüyormuş. Sadrettin Sarıkaya için söylüyorum. 2011-12'lerde MİT Müsteşarını çağırıyor.

Konuyla direkt ilgisi olduğu için bir hatıramı daha anlatayım. 2013'de Zaman Gazetesi'nden Mehmet Kamışlı, Bülent Korucu ve Metin Yıkar bizi çağırdı. Rahmetli Hasan Karakaya da var. İftara çağırdılar. Gezi olayları yeni başlamıştı. Merak ettim, karşımızda tartışma ortamı olabilecek, yıllardır Zaman'ın Akit'e mesafeli durduğunu biliyoruz, ilk defa karşımıza gelmişler. Şimdi üçü de kaçak. Sordum, MİT olayı var arka planını çok iyi öğrenemedik. Sonuçta da bunu sizin grubunuza yüklüyorlar. Fetullah  Gülen grubu Hakan Fidan için harekete geçti, deniyor. Ve savcı Sadrettin Sarıkaya'nın çağırdığı da biliniyor. Çocuklarını o zaman bilmiyordum, bilsem yüzlerine sorardım ve iddialaşırdım. 3 çocuğu askeriyeye sızdırılmış kişi MİT Müsteşarı'nı gözaltına aldırmaya çalışıyor. O tarihte sordum, Sadrettin Sarıkaya'nın sizinle bir irtibatı var mı? 'Yok yok, biz hiç bilmeyiz, hiçbir tanışıklığımız yok, bize yüklüyorlar o işleri ama bizim hiçbir bilgimiz yok iftira attılar bize' dediler.

Tatmin edici bir cevap alamadığım bir konuyu daha aktarmış olayım. O tarihlerde Mustafa Sarıgül'ün CHP'den İBB adayı olacağı ve bunun da Fetullah Gülen tarafından destekleneceğine dair tartışmalar vardı. Dedim ki; ‘Böyle bir şey olabilir mi? Siz AK Parti ile yol yürünüyor görünüyorsunuz. Tamam MİT konusunda AK Parti ile Gülen arasının açıldığı söyleniyor ama siz inkar ediyorsunuz. Doğru değil diyorsunuz, peki Mustafa Sarıgül'ün CHP adayı olarak gösterilme ihtimali var deniyor ve sizin de AK Parti adayı yerine Sarıgül'ü destekleyeceğinize dair medyada tartışılıyor.’ ‘Ya yok, biz hiç siyasete falan girmeyiz, seçimden 10 gün öncesinde öylesine konuşulur. Biz hizmete bakıyoruz, onun dışında siyasetle işimiz yoktur’ gibi sözler sarf ettiler.

Yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.600 karakter kaldı
×

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde akittv.com.tr’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.
Yazılanlardan akittv.com.tr sorumlu tutulamaz.

0 Yorumlar
  • Yeniden eskiye
  • Eskiden yeniye
  • Öne Çıkanlar
Bu habere henüz yorum yapılmadı.
İlk yorum yazan siz olun!