BIST10.366,16%-0.04
USD40.406%0,07
EURO46,9905 %-0.01
ALTIN4.357,25 %0.16
Gündem

Kur'an-ı Kerim'de geçen Peygamber duaları

Kendilerine peygamberlik görevinin verilmesinden itibaren tek çabaları verilen bu görevi yerine getirmek ve kavimlerini Allah'a çağırmak olmuştur. İstekleri de elbette ki amaçları ile doğru orantılı olmuştur. İçli, katıksız, yakın ve samimi duanın örneklerini işte bu nedenle Peygamberlerde oldukça net bir biçimde görebiliriz. İşte Kur'an-ı Kerim'de geçen Peygamber duaları...

Abone OlGoogle News
16 Haziran 2020 11:33

Kendilerine peygamberlik görevinin verilmesinden itibaren tek çabaları verilen bu görevi yerine getirmek ve kavimlerini Allah'a çağırmak olmuştur. İstekleri de elbette ki amaçları ile doğru orantılı olmuştur. İçli, katıksız, yakın ve samimi duanın örneklerini işte bu nedenle Peygamberlerde oldukça net bir biçimde görebiliriz. İşte Kur'an-ı Kerim'de geçen Peygamber duaları...

HZ. ADEM (A.S)

“…Rabbenâ zalemnâ enfusenâ ve in lem tagfirlenâ ve terhamnâ le nekûnenne minel hâsirîn(hâsirîne).”

Anlamı: “Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik, eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyân edenlerden oluruz.” (A’raf Suresi, 23)

HZ. NUH (A.S)

“…Rabbi innî eûzu bike en es’eleke mâ leyse lî bihî ilm(ilmun), ve illâ tagfirlî ve terhamnî ekun minel hâsirîn.”

Anlamı: “Rabbim! Şüphesiz ben senden hakkında bilgim olmayan şeyi istemekten sana sığınırım. Eğer beni bağışlamaz ve bana acımazsan, şüphesiz ziyana uğrayanlardan olurum.” (Hûd Suresi, 47)

HZ. LUT (A.S)

''...Kâle rabbinsurnî alel kavmil mufsidîn(mufsidîne).''

Anlamı: “Ey Rabbim! Şu bozguncu kavme karşı bana yardım et” (Ankebut Suresi, 30)

HZ. MUSA (A.S)

“…Rabbişrah lî sadrî. Ve yessir lî emrî. Vahlul ukdeten min lisânî. Yefkahû kavlî.”

Anlamı: “…Rabbim! Gönlüme ferahlık ver. İşimi bana kolaylaştır. Dilimdeki tutukluğu çöz. Ki sözümü anlasınlar.” (Tâha Suresi, 25-28)

HZ. İSA (A.S)

''...Kale isebnu meryemellahumme rabbena enzil aleyna maideten mines semai tekunu lena iden li evvelina ve ahirina ve ayeten mink, verzukna ve ente hayrur razikin.''

Anlamı: "Ey Allah'ım, Rabb'imiz, gökten üzerimize bir sofra indir. Ki o sofra bizim için; öncemiz ve sonramız için bir bayram olur ve Sen'den de bir ayet.* Bizi rızıklandır ve Sen rızıklandıranların en hayırlısısın." (Maide Suresi, 114)

HZ. YAKUB (A.S)

''...Kâle innemâ eşkû bessî ve huznî ilallâhi ve a’lemu inallâhi mâ lâ ta’lemûn(ta’lemûne).''

Anlamı: “Ben tasa ve üzüntümü ancak Allah’a arz ederim. Ben, Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim” (Yusuf suresi, 86)

HZ. İBRAHİM (A.S)

“...Rabbenâ vec’alnâ müslimeyni leke ve min zürriyetinâ ümmeten müslimeten leke ve erinâ menâsikenâ ve tüb’aleynâ inneke entettevvâbürrahıym.”

Anlamı: “Rabbimiz! Bizi sana teslim olmuş kimseler kıl. Soyumuzdan da sana teslim olmuş bir ümmet kıl. Bize ibadet yerlerini ve ilkelerini göster. Tövbemizi kabul et. Çünkü sen, tövbeleri çok kabul edensin, çok merhametli olansın.” (Bakara Suresi, 128)

HZ. MUHAMMED (SAV)

 “…Allâhumme mâlikel mulki tû’til mulke men teşâu ve tenziul mulke mimmen teşâ’(teşâu), ve tuizzu men teşâu ve tuzillu men teşâ’(teşâu, bi yedikel hayr(hayru), inneke alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun). Tûlicul leyle fîn nehâri ve tûlicun nehâra fîl leyl(leyli), ve tuhricul hayya minel meyyiti ve tuhricul meyyite minel hayy(hayyi), ve terzuku men teşâu bi gayri hısâb(hısâbın).”

Anlamı: “Ey mülkün sahibi olan Allah’ım! Sen mülkü dilediğine verirsin. Dilediğinden de mülkü çeker alırsın. Dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin. Hayır senin elindedir. Şüphesiz sen her şeye hakkıyla gücü yetensin. Geceyi gündüze sokarsın, gündüzü geceye sokarsın. Ölüden diriyi çıkarırsın, diriden ölüyü çıkarırsın. Dilediğine de hesapsız rızık verirsin.”  (Âl-i İmran Suresi, 26-27)

(''...Fe in tevellev fe kul hasbiyallah, la ilahe illa huv, aleyhi tevekkeltu ve huve rabbul arşil azim.)

Anlamı: "Allah bana yeter. O'ndan başka ilah yoktur. Ben O'na tevekkül ettim. O, Büyük Arş'ın Rabb'idir." (Tevbe Suresi, 129)

(''...Kulillâhumme fâtıras semâvâti vel ardı âlimel gaybi veş şehâdeti ente tahkumu beyne ıbâdike fî mâ kânû fîhi yahtelifûn(yahtelifûne).''

Anlamı: “Ey göklerin ve yerin yaratıcısı olan, gaybı da, görünen âlemi de bilen Allah’ım! Ayrılığa düştükleri şeyler konusunda kulların arasında sen hükmedersin.” (Zümer Suresi, 46)

Yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.600 karakter kaldı
×

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde akittv.com.tr’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.
Yazılanlardan akittv.com.tr sorumlu tutulamaz.

0 Yorumlar
  • Yeniden eskiye
  • Eskiden yeniye
  • Öne Çıkanlar
Bu habere henüz yorum yapılmadı.
İlk yorum yazan siz olun!