8'inci Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerine hazırlık toplantısı yapıldı

8'inci Dönem Kamu Toplu Sözleşmesi görüşmeleri kapsamındaki hazırlık toplantısı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda gerçekleştirildi. Bakan Vedat Işıkhan başkanlığındaki toplantıya Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ali Yalçın, Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ve Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım ile konfederasyonlara bağlı sendikaların başkanları katıldı.

Toplantının açılışında konuşan Bakan Işıkhan, 1 Ağustos'ta başlayacak görüşmeler sonucunda her dönemde olduğu gibi memur ve emeklilerini ilgilendiren mali ve sosyal haklar kapsamındaki birçok konuyu sosyal diyalog mekanizması ile istişare etmiş olacaklarını söyledi. Geçmişte Kamu İşveren Heyeti ve Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti olarak uzlaşı mekanizmasıyla çok sayıda kazanıma şahit olduklarını vurgulayan Işıkhan, "Bu yılki toplantımızda da kamu çalışanlarımız ve kamudan emekli olan vatandaşlarımız için çeşitli kazanımlara şahit olacağız" dedi.

'İSTİŞARE VE DİYALOĞA ÖNEM VERDİK'

Bakan Işıkhan, bakanlık olarak sosyal paydaşlarla her fırsatta bir araya geldiklerini, istişare ve diyalog mekanizmalarına ayrı önem verdiklerini belirtti. 7'nci Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde kamu görevlilerinin geneline yönelik çok sayıda kazanım elde edildiğini belirten Işıkhan, "Enflasyon farkı dahil olmak üzere bu dönemde kamu görevlilerimize kümülatif olarak yüzde 130 oranında artış sağladık. Bu kapsamda, 2002 yılında 392 lira olan en düşük memur maaşı 2025 yılında 50 bin 503 liraya ulaşmış olup, böylece reel olarak yüzde 264 oranında artış sağlamış olduk. 2025 yılının sendikalaşma oranlarına bakıldığında sendika üyesi olabilecek, toplam kamu görevlisi sayısı 3 milyona, toplam sendikalı kamu görevlisi sayısı ise 2,3 milyona ulaşmıştır. 2002 yılında sendikalaşma oranı yüzde 47,95 iken bugün itibarıyla bu oranı yüzde 76,88’e ulaştırmış olmanın memnuniyetini yaşıyoruz. Kamu görevlileri sendikalarımız, çalışanlarının yaşam koşullarını en iyi seviyeye getirme gayretini, toplu sözleşmeler ve çeşitli sosyal diyalog mekanizmalarıyla dile getirmektedir. Bakanlık olarak biz de bu ortamı sağlamanın gayreti içindeyiz" dedi.

'BÜTÜN TOPLANTILARA KATILACAĞIM'

Işıkhan, 2002 yılından beri, özellikle kamu görevlileri sendikacılığında son derece önemli değişiklikler hayata geçirildiğini vurgulayarak, "Bu doğrultuda, bakanlığımızın, sosyal devlet anlayışını temsil eden bir kurum olması ve çalışma hayatının en önemli paydaşları olarak gördüğümüz sendikalarımıza verdiğimiz önem doğrultusunda laf değil icraat üretme anlayışımızla, her zaman olduğu gibi, çalışmalarımıza, kaldığımız yerden devam edeceğiz. Kamu personel mevzuatında başta; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu olmak üzere, ilgili diğer mevzuatta kamu personelimizin ve yakınlarının lehine birçok değişikliğe imza attık. Önümüzde, bizleri bekleyen yoğun bir çalışma takvimi söz konusu. Sendikalarımızdan gelen ihtiyaç ve talepler; Çalışma Genel Müdürlüğü’müz tarafından tasnif edilecek, ben de geçen dönem toplu sözleşme sürecinde olduğu gibi inşallah tüm toplantılara sendika başkanlarımızla birlikte katılacağım" ifadelerini kullandı.

‘EMEKLİLERİNİN MAĞDURİYETİNİ ISRARLA İFADE ETTİK’

Toplantının ardından basın açıklaması yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Masaya, hizmet kollarımızla birlikte genel toplu sözleşme tekliflerimizle geldik. Tekliflerimizi belirlerken de özellikle bu gelişen süreç içerisinde, seyyanen zammın emeklilere verilmemiş olması dolayısıyla, kamu görevlisi emeklilerinin yaşadığı mağduriyeti ısrarla ifade ettik. Bunun mutlaka emeklilere de verilmesi gerektiğini ifade ettik. Fakat bunu ifade etmek yetmez. Çünkü görev aylığıyla emekli aylığı arasındaki makas, üzülerek ifade ediyorum ki koptu. Ve görevdeyken aldığı aylığın 45’ini emekliyken alan bir çarpıklık ortaya çıktı. Bunu tez elden telafi etmenin yollarından birisi de taban aylık iyileştirmesi yapmaktır" dedi.

‘KAMU PERSONEL SİSTEMİNE REVİZYON İHTİYACI VAR’

Gelir adaletsizliğini önlemeye yönelik tekliflerine değinen Yalçın, "Tekliflerimizi oluştururken, 2026 yılı için 10 bin TL taban aylık iyileştirmesi, geride bıraktığımız süreç içerisinde yaşadığımız mağduriyetin telafisi için de yüzde 10 refah payıyla başlanması gerektiğini ifade ettik ve teklifimizi buna göre şekillendirdik. 2026’da ilk 6 ay için yüzde 25 oransal zam teklif ettik ayrıca. İkinci 6 ay için yüzde 20 zam teklif ettik. 2027 ilk 6 ay için yine emeklilerin durumunu da dikkate alarak, 7 bin 500 TL taban aylığa iyileştirme teklif ettik. İlk 6 ay yüzde 20 oransal zam olmak üzere, ikinci altı ayda yüzde 25 oransal zam teklif ettik. Toplamda ilk yıl yüzde 88, ikinci yıl yüzde 46 olmak üzere iyileştirme teklifiyle masada bulunuyoruz. Bu yeni toplu sözleşme sürecinde, özellikle çalışanların gelir adaletsizliğinden kaynaklı olarak sitemlerini ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Onun için tekliflerimiz gelir adaletsizliğini ortadan kaldıracak şekilde şekillenmiş durumda. Aynı işi yapan çalışanlar farklı ücretlere tabi tutulduğu için, çalışma barışı da her geçen gün bozuluyor. Onun için kamu personel sistemine ilişkin bir revizyon ihtiyacı var" diye konuştu.

‘BAKANLIK TAKVİMİ AÇIKLAYACAK'

2025’in ‘Aile Yılı’ ilan edilmesine işaret eden ve bu doğrultuda taleplerini dile getiren Yalçın, "Aile yılı konusunda yarı zamanlı çalışma başlığıyla ilk adım atıldı. Gelin bu toplu sözleşmede bunun devamını getirelim. Sembolik olan, çalışmayan eşe verilen yardım miktarını arttıralım diye teklifle geldik. 500 TL üzerinde bir rakam ifade eden, sembolik, süt almaya yetmeyen, bez almaya yetmeyen 0-6 yaşa teşvik olarak ifade edilen rakamı, bunu sembolik olmaktan çıkaralım, 3 çocuk ve üzerinde hatırı sayılır bir rakamla bu masadan kalkalım diyerek teklifle geldik. Bakanlık bugün takvimi açıklayacak. Orada belli olacak takvim. Çünkü biz önermelerimizde bulunduk, bakanlık şu an takvimi şekillendirdi" ifadelerini kullandı