Ahmet Hakan: Ama yetti artık, koca bir nesli kurban ettiler

İşte Ahmet Hakan'ın o yazısı; 

Ben de bir “Z kuşağı” yazısı yazmıştım.

Biraz genellemeye kayarak...

Fakat pişmanım! 

Hem de çok pişmanım!

Çünkü görüyorum ki...

“Z kuşağı” adı altında yapılan genellemeler, iyice çığırından çıkmış durumda.

*

Öyle bir “Z kuşağı” tarifi yapılıyor ki...

Sanki bireylerden değil de...

- Tornadan çıkan ürünlerden söz ediliyor.

- Duvarın tuğlalarından söz ediliyor.

- Sepetteki elmalardan söz ediliyor.

*

- Sanki Bayburt’un, Kadıköy’ün, Çankaya’nın, Yozgat’ın aynı yaşlardaki bütün çocukları, aynı refleksleri gösteriyorlarmış gibi bir saçmalık!

*

- Sanki “Z kuşağı” diye bir robotik nesil türemiş, bunların hepsi otomatikman aynı şeylere kızıp aynı şeylere seviniyorlarmış gibi bir sersemlik!

*

- Sanki içlerinden bir kişi bile “Abi bence üniversite sınavları ertelenmesin” dememiş gibi bir abukluk!

*

- Sanki hepsi aynı lezzetlere düşkünmüş, aynı videolara tutkunmuş, aynı politikacılara uyuzmuş gibi bir genellemecilik!

*

“Z kuşağı” deyip geçiliyor.

Yahu her biri ayrı birey değil mi bunların? Birbirlerinden farklı siyasal tercihleri yok mu? Bazısı acayip kötümser, bazısı acayip iyimser olamaz mı? Ailesini takanı da takmayanı da yok mu Allah aşkına? Her biri apayrı kişiliklerden oluşmuyor mu bu kuşağın? Değişik tutumları da mı yok? Kimi inanca mesafeliyken kimi sofu takılmıyor mu? Hepsini geçtim, sözelci/sayısalcı ayrımı da yok bunların arasında? 

Ne oluyoruz yahu?

*

Sanki aynı yaşlardaki bütün çocukları bir kazana atıp kaynatmışlar ve ortaya çıkan ucubeye de “Z kuşağı” adını vermişler gibi bir şey.

*

Var ya...

Koca bir nesil, ancak bu kadar genelleme kurbanı olabilir.