Marksistler dökülüyor. Kemalistler dökülüyor.. Ama CHP kazanıyor..

Nasıl bir iş bu?

Marksistler dökülüyor dedim..

Ne yapıyorlar? Faiz onlarda daemekçinin sömürülme aracıdır..

İslam dininde de faiz haramdır..

Tayyip Erdoğan “Nas var” dediğinde.

“Bizim de Marks öyle emrediyor” diyerek..

Küçük bir destek çıktılar mı? Hayır..

Kapitalistlerle birlikte, “Saldır Co” diyerek, hoyratça algı operasyonlarına imza attılar..

Kemalist ve Marksistlerin tükenmişliklerini, hangi başlıkları ile size aktarayım..

Birkaç örnek ile yetineceğim..

Dünkü Cumhuriyet gazetesinde bir ilan..

İlker Başbuğ, Tele1 televizyonunda, ayda bir programa çıkacakmış.

İlker Başbuğ kim?

Bir cümle ile: “Terör örgütü PKK’nın 10 bin mensubunu şehid ettiği Türk Silahlı Kuvvetleri’nde en tepe noktaya kadar çıkmış bir subay!”

40 bin sivil insanı da buna ekleyebiliriz.. Gün olmuş karakollarımız, PKK’lı teröristler tarafından basılmış, 10 saat, 20 saat yardım bile götürememişiz..

Gün olmuş, bir ilimizden bir ilimize sivil olarak götürülen erlerimiz, otobüsten indirilip, PKK’lı teröristler tarafından kurşuna dizilerek şehid edilmiş..

Ara ara, bir iş kazası olduğunda, “Japonya’da olsaydı, yönetici intihar ederdi” diyorlar ya..

İlker Başbuğ’un emri altındaki insanların şehadet noktasındaki son nefesleri üzerine, belki kendisi de bin defa intihar etmesi gerekirdi..

İntihar dinimizde haram.

Biz intihar etmesini beklemeyelim..

Ama, birazcık vicdan..

Binlerce askerinizin şehid edilme emrini veren PKK’nın başındaki Öcalan için, “Siyasi mahkum” diyen bir hokkabazın televizyonuna da çıkmayın yani..

Evet, Merdan Yanardağ, bir yıl kadar önce, Abdullah Öcalan için, “Siyasi mahkum” nitelemesinde bulunmuştu..

“Çok uzun süre cezaevinde yattı” demişti..

“Tecrit altında” olduğunu iddia etmişti. Tele 1’in bu yöneticisi tutuklanmıştı..

Şimdi, bu ülkede Genelkurmay Başkanlığı yapmış, halen de bizim vergilerimizle masrafları karşılanan Fenerbahçe Orduevi’nde korunaklı olarak kalan İlker Başbuğ, terör örgütünün liderini cezaevinden çıkarmak için çırpınan Merdan Yanardağ’ın televizyonuna çıkıp, onu meşrulaştırıyor..

Kemalist İlker Başbuğ’un geldiği nokta bu. Onun için “Kemalistler iflas etti” diyorum..

Ve dönüyorum.. İlker Başbuğ’un Genelkurmay Başkanlığı koltuğuna kadar çıktığı TSK’da, vatani görevini yapan 20 yaşındaki gencecik fidanlara kurşun sıkıp öldüren “Marksistler” için yaptığım“iflas ettiler” nitelememe..

Onlar niye iflas ettiler?

Düne kadar hedef gösterdikleri, yanındaki erleri bile şehid ettikleri bir kişiyi, televizyonlarına çıkarıyorlar..

İşe bakın.. Askerine kurşun sıkıyorlar.. Üstündeki subay ile televizyonda oturup sohbet ediyorlar..

Riyakârlığa şaşıyorum..

İki taraf açısından da şaşıyorum..

“Birbirinizin yüzlerine, nasıl bakabiliyorsunuz” diyorum..

Biriniz diğerinize “terörist”, diğeriniz berikine “cuntacı katil” derken..

“Şimdi nasıl kanka oldunuz, ne uğruna birliktesiniz?” diyor, hayretimi tekrarlıyorum..

Marksistler, Kemalistler sadece bu noktada mı dökülüyorlar?

Her alanda dökülüyorlar.

Metin Akpınar’ın gayrimeşru çocuğu tescillenmişti.. Şaşırdık mı?

Kemalist, laikçi birisinden ne bekleyebilirdik ki?

Ama ardından.. Bir de Metin Akpınar’ın yakın arkadaşı Uğur Dündar’ın da aynı kadınla ilişkisi ortaya atılınca..

“İşte Kemalistlerin mide bulandıran sapıklıkları” dedik..

Ama daha göreceğimiz ne sapıklıklar, ne rezillikler varmış!

Sözcü tv’de bir program.. Konuklar; emekli general başörtü karşıtı Ahmet Yavuz, Ceza hukuku profesörü Hasan Sınar, Sözcü yazarı Rahmi Turan’ın oğlu Murat Muratoğlu ve araştırmacı gazeteci(!) dindar karşıtı Uğur Dündar..

Moderatör kim?

“Namaz kılıyorsunuz ama asıl ahlaklı olmanız lazım/Namaz 5 vakit, ahlak 24 saat farz” sözleri ile dindarları köşeye sıkıştırdığını zanneden Koç Lisesi/Koç Üniversitesi mezunu Ece Üner..

Kurban olduğum Yaratanımız, öyle bir şamar indirdi ki bu Ece’nin suratına, tam da “24 saat ahlaklı olma”nın farziyetini (o alay ederek söylüyordu ama), attığı kahkahaları izleyen insanların acıklı gülümsemeleri ile sabıkasına kaydedildi....

Gayri meşru çocuğu üzerinden Uğur Dündar savunma yapıyor.. İlk açıklaması, “Adli Tıp raporu geldi. Benim çocuğum değil” idi..

Sorduk, “Peki o kadın ile ilişkin oldu mu?”

Unutulur umudu ile bir gün sessiz kaldı. Sonra Ece Üner’in belirttiğimiz programında şu rezil sözleri sarfetti:

“O dönem ben de bekar adamım, normal sağlıklı cinsel bir yaşamım var. Bunun konuşulacak başka bir tarafı yok ki!”

Yani, “önüme gelen kadınla yattım, onları istismar ettim” diyor vicdansız adam.

Tam bu sırada Ece Üner’de bir kahkaha.. Emekli generalde, ceza hukukçusunda, Sözcü yazarında, bıyık altı gülümsemeler.

Devam ediyor rezaleti itiraf eden Uğur Dündar:

“85 ve 86 yıllarında yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen çok samimi bir arkadaşım var, hala konuşuyoruz. O arkadaşıma sordum, dedim ki kardeşim hadi ben diyelim ki milyonda bir ihtimal -unutmam ya- beraberlik yaşadığım bir kadını unutmam da ‘Sen bu isimde bir kadını hatırlıyor musun?’ dedim. ‘Asla ya’ dedi. Çünkü biz çapkınlıklarımızı, her şeyimizi anlatırdık.”

Kadını bir meta aracı olarak gören Kemalistler, Marksistler.. Kadını ile erkeği ile.. Generali ile hukukçusu ile.. Gazetecisi ile..

İşte tel tel dökülüyorlar..

Bir de sporcularından örnek vereyim.

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, futbol takımı Riyad’a da gitmişken, “Atatürk yok ise, biz de yokuz” deyip, oynanacak maçta Atatürk silüetli forma olduğu halde, “ısınma turuna da Atatürklü forma ile çıkacağım” diye dayatmış ve “önceden verilen forma örneğinde yok” denilince, maça çıkmadan geri dönmüştü..

Şimdi aynı Ali Koç, Fenerbahçe’yi Yunan takımının karşısına, hem de Türkiye’de Atatürksüz çıkardı..

Ve.. “Türk hakemler bilgisiz, beceriksiz, taraf tutuyorlar” diyerek, “VAR” hakemlerini yurtdışından getirttiren Ali Koç.. Dört yabancı hakem eşliğinde, önceki akşam Yunan takımına elendi.

Saadet Parti Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 2018’de başkan koltuğuna oturan Ali Koç için, “dip dalgası” diyordu..

O dalga, altıncı yılında bir şampiyonluk göremedi ama, Olimpiakos’a, yabancı hakemlerin onayı ile elendi!

Kemalistler dökülüyor.. Marksistler iflas ediyor..

Bu arada soru şu: “Kemalistler, Marksistler tel tel dökülürken, bunların oy verdikleri CHP, mahalli seçimleri nasıl kazandı?!”