BIST9.621,28%1,02
USD32.6002%0.22
EURO34,8290%0.41
ALTIN2.490,41%0.24

Yaptığı putu yiyen ABD ve yenidünya düzeni dizayncıları-2-

Günay Ertan Akgün

Abone OlGoogle News
15 Mayıs 2020 07:00

“Dr. Judy MİKOVİTS;

- Beni hiçbir şeyle suçlamadan içeri attılar. Beni adeta adaletten kaçan bir suçlu olarak itham ettiler. Arama izni olmadan geldiler. Komşularım adeta şok olmuşlardı. Evimi aradılar ve 5 gün boyunca kocama ve bana terör estirdiler ve kocamdan defterleri ve belgeleri vermelerini istediler.

Gazeteci;

Sanki siz laboratuardan bilgi çalmışsınız gibi?

Dr. Judy MİKOVİTS;

- Evet, sanki ben laboratuardan bana ait olmayan belgeleri ve entelektüel verileri izinsiz almışım gibi. Bunu hemen anında doğru olmadığını kanıtlayabilirdim. NHHS’teki herkes benim itibarımı mahvetmek için çalışıyorlardı. FBI ve Adalet Bakanlığı da onları takip etti. Bu dosyayı hep kapalı tuttular ki resmi olarak bir dava gözükmüyordu. Avukat bile tutamıyordunuz. Yani tüm yasal haklarımı elimden almışlardı ve bugüne kadar bu böyle devam ediyor. Bu durumun üstünü örtme operasyonunu Dr. Fauci yönetti ve herkese rüşvet verdi. Hem de ne rüşvet. Fauci, milyon dolarları rüşvet için dağıttı. Bunu da “Ulusal Alerji ve Hastalıklar Enstitüsü” üzerinden gerçekleştirdi. Bu soruşturmayı sürdüren müfettişler günümüze kadar bu kurumdan rüşvet almaya devam ediyorlar.

Gazeteci;

Şimdi herkes onu dinliyor. Bu insana nasıl güvenebiliriz?

Dr. Judy MİKOVİTS;

Söylediklerinin tamamı bir propagandadan ibaret. Milyonlarca insan bu propaganda sonunda 1984’ten bu yana hayatını kaybetti. Ben 25 yaşında iken bu hikâye başladı. HIV’yi tükürükten ve hastaların kanından ayıran takımda yer alıyordum. Fransa’da Luc Montaigne’de yer alıyorduk. Bu ön bir çalışmaydı ama Fauci ve Dr. Gallo birlikte çalışarak hikâyeyi dönüştürmek istediler. Dr. Fauci o dönem önemli bir belgenin kopyasının bende olduğunu söyleyerek bunu benden istedi. Yayımda olan bir belge var ama bu bir gizli belge ve “sana bunun kopyasını vermeyeceğim” diye cevap verdim ona. Sonrasında bana bağırmaya başladı ve bana bir kopya vermemi istediler. Beni kovmakla tehdit ettiler. “Dr. Risedi döndükten sonra kendisiyle konuşabilirsiniz, isterseniz” diye söyledim. Franck geri geldi, sonrasında Fauci’ye inandı ve belgeyi ona verdi. Sonrasında bu belgenin yayımlanmasını engelledi birkaç ay boyunca. Fauci, kendi çalışmasını yayımladı ve bu gecikme sebebiyle milyonlarca insan hayatını kaybetti. Ben bugüne kadar 1999’da yapmış olduğum çalışmanın göz ardı edildiğini bilmiyordum. 1982, 1983’ten 1984’e kadar olan bu gecikme Afrika kıtasında bir neslin yok olmasına sebep oldu. Robert Redfield’in de aralarında bulunduğu birçok ukala insanın aldığı karar bu durumu tetikledi. Fauci ile birlikte çalışıyorlardı, para ve itibar kazanmak istiyorlardı. Tüm başarıyı üstlerine almak istiyorlardı. IL2 terapisi zamanında yapılabiliyor olsaydı birçok insan hayatını kaybetmemiş olacaktı.

Gazeteci;

Sizce de patentte hakkı bulunan bir doktorun sağlık durumu için tavsiyede bulunuyor olması çıkar çatışmasına girmez mi?

Dr. Judy MİKOVİTS;

Tabii ki. Kesinlikle öyle size katılıyorum. Bu yeni kanun hükümet çalışanlarına patent çalışmalarında istedikleri gibi hareket edebilme kolaylığı sağladı. Bizlerin vergileriyle yapılan çalışmaları kendi üstlerine alabiliyorlardı. 1980’lerin başından olan biten her şey bilimi mahvetti. Bu da çıkar çatışmalarının önünü açtı. Bill Gates gibi hiçbir medikal geçmişi olmayan insanların bilim hakkında yorum yapmalarına ve sözlerinin ciddiye alınıp dinlenmesine sebep oldu. Milyonları öldürecekler. Şu anda bu durumun üstesinden gelebilecek herhangi bir aşı yok programda.

Gazeteci;

Sana şunu sormak istiyorum. Sen aşı karşıtı mısın?

Dr. Judy MİKOVİTS;

Hayır, tabi ki kesinlikle hayır. Aslında bakarsan aşı bağışıklık terapisidir. Ben aşı karşıtı bir doktor değilim. Benim işim bağışıklık terapisi geliştirmektir. Aşılar da bu işe yarar.

Gazeteci;

Sizce bu virüs bir laboratuarda mı üretildi?

Dr. Judy MİKOVİTS;

Üretildi diyemem ama ne yazık ki doğal yollardan yapıldığını da söyleyemem. Bu tür virüs familyası manipüle edilmiştir. Hayvanlar üzerinde çalışmalar yapılmıştır ve zaten bugün gördüğümüz durum da bundan ibaret. Birisi gidip marketten yarasadan almadı bu virüsü. Doğrudan bir insana atlamadı. Bu şekilde ilerlemedi bu gelişmeler. Eğer doğal olarak ilerlemiş olsaydı bu salgının gelişimi toplamda 800 yıl sürecekti bu hastalığın yayılması. Mesela SARS1 virüsünde 10 yıl içerisinde yayılım oldu. Bu doğal bir hız değil.

Gazeteci;

Peki sizce bu nerede oldu?

Dr. Judy MİKOVİTS;

North Carolina ve ABD Ordusu Hastalık Araştırma Fort Detrick Laboratuarları arasında olduğunu söyleyebilirim. 1999 yılında Fort Detrick Laboratuarı’nda çalışıyordum ve benim işim de EBOLA virüsünün insanları öldürmeden onları nasıl etkilediğini anlatmaktı. EBOLA virüsü laboratuarlara girmeden önce insanlar için zararlı bir virüs değildi. Üzerinde çalışılmaya başlandıktan sonra ölümcül oldu.

Gazeteci;

İnsanlar ölüyor ve ölü sayısı devamlı artmakta. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Dr. Judy MİKOVİTS;

Hükümetin ne yaptığını gördükçe bunu anlamanız çok kolay. Dr. Birks’un konuşmalarından referans aldılar. Eğer benim kocam hayatını kaybedecek olursa ki kendisinde KOAH hastalığı var, teoride kocamın ciğerleri sanki kovid – 19 hastası gibi gözükecektir. Bu hastalığa dair hiçbir kanıt olmamasına rağmen yani eğer test yapıyorsanız ve hastalığa dair bir kanıt yoksa elinizde ve hastaneye giderseniz size doğrudan kovid – 19 virüsü kaptığınızı söyleyeceklerdir. Bunu da birçok doktor ve hemşireden duyuyoruz. Enfeksiyonla ölmezsin, enfeksiyondan ölürsün.

Gazeteci;

Kovid – 19 sebebiyle hastalanan veya ölen hastaları listelemeye teşvik edildiklerini itiraf eden doktorlarla konuştum.

Dr. Judy MİKOVİTS;

Evet, buna kovid – 19 diyorsanız. Sağlık için yapılan harcama, 13000 doları buldu. Test edilmemiş yeni bir grip aşısı formu, yüksek patojen içeren H1N1 de dâhil olmak üzere dört farklı influenza türüne sahipti. Bu aşı bir köpeğe ait hücre dizimine yerleştirildi. Köpeklerde görülen çok sayıda korona virüs var. Bu sebeple onlar üzerinden test yapılmadı. Sadece bunu söyleyebilirsin. Ama diyorlar ki anti sıtma ilacı olan hidroksiklorokin kullanan doktorlar lisanslarını kaybedecekler. Oysa ki bu 70 yıldır dünya çapında önemli ilaçlar listesinde. Buna Dr. Fauci buna “hikâyesel veriler” diyor ama bizim bu ilacın bu virüs ailelerine karşı etkili olduğunu kanıtladığımız binlerce sayfalık datalarımız var ve hiçbiri hikâyesel değil. Bu önemli bir ilaç ve bunu insanlardan sakınıyorlar. Sadece şu an değil. Otizm için iyi olduğu keşfedildiğinde de aynısını yapmışlardı. DSÖ’nün önemli ilaçlar listesinde yüzlerce yıldır kullanılan bir antiviral ilaç olan suramin vardı. Bu ilaç Monsanto’da uygulandığında kelimenin tam anlamıyla otizmli çocuklara hayat verdi. Bunu herkesten sakınıyorlar. Hayatını kurtarmak için bu ilaca ulaşamazsın. Biz, inan bana her yolu denedik ve bunu yapmaya çalıştık. Demek istediğim bu ilacı almayı denediğinde sadece DSÖ, FDA ve CDC değil Dr. Fauci de yolunu tıkamaya çalışacaktır. Buna bir son verirler de tekrar sağlıklı bir dünyaya kavuşacağız ve tonlarca paramız olacak. Çünkü patentten kazandıkları tüm parayı alabilir ve bu yolsuzluk salgınının kurbanlarına verebiliriz.

Gazeteci;

Patent edilemeyen bir şeyin kasıtlı olarak kapatıldığını söylemek güvenli mi?

Dr. Judy MİKOVİTS;

Bunu söylemek kesinlikle adil olacaktır. Çünkü kovid – 19 ile tam olarak yaşadığımız bu. Oynanan oyun herkes enfekte olana kadar tedavileri engellemek ve grip aşılarının Kovid – 19 ile enfekte olma olasılığını yüzde 36 oranında artırdığını bile bile insanları bu aşıya zorlamaktır.

Gazeteci;

Bu veriler neye dayanıyor?

Dr. Judy MİKOVİTS;

Geçen yıl influenza ile aşılanan ordunun korona virüsle daha fazla sayıda enfekte olduğunu yazan bir yayına. Korona virüsler her hayvanda bulunur ve eğer grip aşısı vurulduysanız muhtemelen size de korona virüs enjekte edildi. Sonra da hepimize birer maske dağıttılar işte. Yani bu noktada tamamen dürüst davranmayanlar bilim insanları değildir. Sadece 40 yılı aşkın süredir onları kontrol eden, finanse eden, yayınlarını yapan kişi veya kurumları dinliyorlar. Ayrıca bunu söylediğim için üzgünüm ama birçok insan kesinlikle doğru olmadığını bilseler dahi; parayı ve şöhreti tercih ederek ona uygun konuşacaklardır.

Araştırıp altını eşeledikçe ABD denilen bu lağım faresinin ne kadar daha çok pisliğe bulaştığını ve gücünü kullanarak küresel kurumları nasıl zapt ettiğini ortaya koyacak ve arkasına sakladığı gerçekleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Yeter ki “yenidünya düzeni” adı altında insanlığı yok etmeye çalışan bu dizayncıların ne olduğunu bilelim ve istikametimizi Batı’dan değil Doğu’dan almaya çalışalım. İnsanlığın, bu putperestlere karşı sınavda olduğu ve bu sınavı da ancak birlik – beraberlik içerisinde başarıyla verebileceğini de unutmayalım.

Günay Ertan Akgün

Akit TV köşe yazarı