BIST9.524,59%-0,06
USD32.5951%0.20
EURO34,7381%0.15
ALTIN2.496,80%0.50

AK Parti'nin yeni suçu: Koç'a siper olmak!

Ali Karahasanoğlu

Abone OlGoogle News
22 Haziran 2021 07:18

Mafya babaları..

“Ucundan bir gösterim” yapıyor..

Gazeteciler soramıyor: “O gösterdiğinin tamamı sende değil mi? Niye birazını gösterip, gerisini saklıyorsun?”

Hemen balıklama atlıyorlar..

Ama havuzda su yok..

Kafalarını kollarını kırıyorlar..

Mafya babasına gidip, çökmek istedikleri şirketlerin sahiplerini tehdit ettirmek isteyenler..

Çetin cevizlerle karşılaştıklarında..

İşin özünü anlatmadan..

İhtilafın temelini söylemeden..

Teferruattaki tartışmalarla, gazetecilere ses kaydı dinletiyorlar..

“Tamamı 9 dakika.. Ben size 2 dakikasını dinletiyorum” diyorlar..

Bir tane gazeteci de, “Ben senin hokkabazın mıyım? 9 dakika ise 9 dakikasını dinlet.. Para ile pulla mı, kaset dinletmek. Ki sen, hayırsever bir işadamısın.. 9 dakikalık videonun, 2 dakikasını dinletmek de ne oluyor?” diye sormuyor..

“Sen çal, çırp.. Montajla.. Kes, biç..” diyorlar..

“Nasıl olsa, ‘Biz ‘Tamamını dinledik’ demedik ki’ der, kendimizi kurtarırız..” diyorlar..

“AK Parti’ye vuracağımız ortamı sen hazırla.. Sisli hava ortamını sağla.. Gerisini biz yaparız..” diyorlar..

Nitekim de öyle oluyor..

Sezgin Baran Korkmaz, haftada bir uzay hakkında, derin bilimsel gerçekler hakkında canlı yayında profesörleri konuşturan Fatih Altaylı’ya, “Al sana oyalanacağın üç tane yem” diyor..

Fatih Altaylı hemen atlıyor..

Ardından Halk TV’sinden Sözcü’süne, Cumhuriyet’ine kadar hepsi..

Peşine takılıyor..

Biraz daha işi ciddileştirmek için..

Aynı mavalları, Fatih Altaylı’nın eski program ortağı Sevilay Yılman üzerinden bir daha servis ediyorlar..

AK Parti düşmanlıkları gözlerini kör etmiş sol kafalı ne kadar gazeteci varsa..Hepsi mafya babasının, mafya babası ile iş bitirmek isteyen dolandırıcı işadamının sözlerini, “kesin gerçek”miş gibi, tekrar tekrar yazıyor, televizyonlarda saatlerce tekrarlıyorlar..

Algı operasyonunu öyle profesyonelce yapıyorlar ki, arada farklı argümanları öne çıkarıyorlar..

Mafya babası, “Cep telefonlarının HTS kayıtlarını getirin bakın. Bilmem kim, şu tarihte bakanlığa gelmiş mi, gelmemiş mi, araştırılsın!” diyor.

Sonra..

Bir profesyonel adım daha..

“10 milyon avro istendi.”

Bir algı daha..

“Verilmeyirce, yurtdışına kaçmak zorunda kaldı..”

Gazeteciliğin bittiğinin resmi olmak üzere..

Ucu gösterilen, devamı gizlenen bu yalanların peşine takılan Fatih Altaylı’dan başlayın.. Sevilay Yılman’dan devam edin.. Deniz Zeyrek’ten geçip, İsmail Saymaz’da, Barış Terkoğlu’nda, Özlem Gürses’te işi sonlandırın..

“Bey abi.. 10 milyon avro hangi iş için istendi? Kime istendi? Bu işin bir adı yok mu? İşadamının istediği ne? Bu adamların sözümona avanta istedikleri işin ayrıntısı ne?” diye sormuyorlar..

Sonra gerçek çıkıyor..

Meğerse, istenilen avanta mavanta yok..

Milim milim gerçekler ortaya çıkıyor..

“Veyis Ateş kendi için istedi”den başladılar..

“Devletin içinde bir klik var, onun için istedi” ile devam ettiler..

Şimdi nereye geldik biliyor musunuz?

10 milyon avro falan istendiği yok..

Koç’un damadı İnan Kıraç’ın şirketine çökmek isteyen Sezgin Baran Korkmaz’ın karşısına devletin geçip, “Terbiyesizlik yapma..Burası dağ başı değil.Haddini bil. Otur oturduğun yerde” demesi imiş, tüm olayın özeti..

Bu noktada..

Olayı özetlersek..

Mafya babası, yurtdışından sallıyor..

Burdaki tuzluklar “Adamın videosu 15 milyon izlendi, Bakın şuna, bakalım ne diyor” algısı üretiyorlar..

AK Parti iktidarına vuruyorlar.

AK Partili İçişleri Bakanı’na saldırıyorlar.

Yurtdışına kaçan, sözde işadamı ordan “Ses kaydının 2 dakikasını gazetecilere dinlettim. Benden 10 milyon avro istendi” diyor..

Bu sefer de 10 milyon avro istenilmesi üzerinden, bir daha AK parti iktidarına, onun bakanına, bürokratlarına saldırıyorlar ha saldırıyorlar..

Rüşvet, haraç, avanta..

Her türlü suç niteliğindeki ilişkinin gırla gittiği bir siyaset görüntüsü oluşturuyorlar..

“Siz kafayı mı yediniz? AK Parti yolsuzlukları bitiriyorken, nasıl olur da bu tür yolsuzluklara kendisi imza atar? AK Parti yolsuzlukları bitirmese, yolsuzlarla mücadele etmese.. Arabasına para dolu çantayı koyduğu ileri sürülen mafya babası ile ne diye kavga başlatsın? Kurulmuş düzeni niye bozsun” diyoruz..

Küçük küçük ayrıntıları birleştirip..

Sakın ola, “İşadamının malına çöküldü” denirken..

“Kendi çökmek isteyip de başaramadığı işadamından bahsediyor olmasınlar” diyoruz..

Ve nihayetinde..

Aynen öyle çıkıyor..

Gezi isyanında darbecilere otelini açan.. AK Partili aday yerine, CHP’li adayı İstanbul’da destekleyen Koç’un damadı İnan Kıraç..

Sevilay Yılman’ın “Abim, canım abim” dediği Sezgin Baran Korkmaz tarafından, kolay bir yaşlı lokma gibi görülüyor.

Şirketine ortaklık numaraları ile el konulmak isteniyor.

Koç’un damadı İnan Kıraç..

Tayyip Erdoğan’a mektup yazıp, olayı aktarıyor..

Devlet, “çökme operasyonu” hakkında bilgilendiriliyor..

Çökmek isteyenlere, usulü dairesinde “Yaptığınız yanlış” deniyor..

Çökme sevdalıları o kadar pervasız ki..

17-25 Aralık’ta FETÖ başaramadı ama..

“Biz bu sefer başarırız” diyerek..

“Şu adamı bu işe karıştıralım. Bu gazeteciyle telefon muhabbeti yapalım, Konuşmaları keselim, biçelim. Sonuçta ‘AK Parti iktidarı, benden 10 milyon avro haraç istedi’ algısı ile, iktidarı devirelim” planı yapıyorlar.. İşe bakın siz..

AK Parti’ye vuran Sedat Peker atıyor..

AK Parti’yi devirmek isteyen gazeteciler tutuyor..

AK Parti’yi haraç ile suçlayan Sezgin Baran Korkmaz atıyor..

Erdoğan’ı devirmek isteyen muhalefet parti genel başkanları tutuyor..

Sonra olay ne çıkıyor?

Tam da, AK Parti iktidarını devirmek isteyen kirli ortaklığın, aslında yine AK Parti’yi devirmek isteyen bir holdingin malına çökmek istemesinin önlenmesi hikayesi çıkıyor..

Yani, olur da, bu kadar da mı ahlaksızlık olur?

Olur da, bu kadar mı çarpıtma olur?

Demek ki ne imiş?

“Avanta istiyor” diye suçlananlar, hem de kendilerine düşmanlık eden bir holdingin damadının malını kurtarmışlar..

“Malımıza çökülmek istendi” diye, muhalefet partilerinin genel başkanlarını bile kukla gibi oynatanlar.

Aslında Koç’un damadının malına çökmek istiyorlarmış.

Ali Karahasanoğlu

Akit TV köşe yazarı