BIST9.722,09%0,80
USD32.532%-0.07
EURO34,8086%-0.16
ALTIN2.437,45%0.30

İşte CHP riyakarlığı: İş Bankası’nda öyle, Ayasofya’da böyle!

Ali Karahasanoğlu

Abone OlGoogle News
30 Mayıs 2020 05:49

Bugün size, iki somut uygulama üzerinden, CHP çizgisindeki çevrelerin riyakarlıklarını aktaracağım..

Birinci vaka, Ayasofya’nın müze yapılması.. Bugün dahi, camiye çevrilmesi noktasındaki taleplere karşı çıkılması..

İkinci vaka, Mustafa Kemal’in yurtdışından Türkiye’ye yollanan ve hilafetin korunması için bağışlanmış parayı, Türkiye İş Bankası’na koyması, sonrasında ise bu hisseyi kendi kurduğu CHP’ye vasiyet etmesine yönelik, “Hisseler artık Hazine’ye geçmeli” girişimine itiraz edilmesi..

İkinci vakadan başlayarak anlatalım..

Türkiye İş Bankası’ndaki hissenin, Mustafa Kemal’in kendi parası olmadığı için, vasiyet yetkisi de olmadığı noktasındaki itirazlarımızı bir kenara koyalım..

Varsayalım ki, Türkiye İş Bankası’ndaki % 28’lik hisse, Mustafa Kemal’in kendi parası idi..

Varsayalım ki, İş Bankası’ndaki hisse, yurtdışından hilafetin korunması için yollanan para değildi..

Böyle bir iddia, CHP tarafından bile ileri sürülmüyor ama..

Böyle bir savunma, Mustafa Kemal’in anlatımlarına bile aykırı ama..

Rezaleti gözler önüne sermek için.. Riyakarlığı tescillemek için..

Bir anlığına, Türkiye İş Bankası’ndaki Mustafa Kemal’in hissedarlığını, alnının teri ile kazandığı paraya bağlayalım..

Hatta ikinci çok önemli gerekçemiz var..

Varsayalım o hisse, Mustafa Kemal’in kendi parası olsun..

“Bu durumda dahi, o hissenin bugün CHP’de olması, doğru değildir” iddiamız var..

O tarihteki tek partili sistem gereği, CHP’nin malı, doğal olarak devletin malı sayılır.. Dolayısı ile, CHP’ye vasiyet edilen bir mal, aslında tek parti olan bir ülkede, devlete verilmiş sayılır..

“Ne zaman ki, çok partili sisteme geçilmiştir. O tarihten itibaren, CHP’ye vasiyet edilen hissenin de, devlete geçmesi gerekir” tezimizi de bir kenara bırakalım..

Peki..

İki itirazımızı da kenara koyup, İş Bankası’ndaki hisselerin durumunu değerlendirelim..

CHP ne diyor, o hisseler için?

“Devlete geçemez.. O hisseler Mustafa Kemal’in vasiyetine bağlıdır.. Hisseleri devlete geçirirseniz, vasiyet hukukunu iptal etmiş olursunuz.. Evrensel hukuk ilkelerini ihlal etmiş olursunuz.”

İşi daha da ileriye götürüyorlar..

Diyorlar ki..

“Eğer İş Bankası’ndaki CHP’nin hisselerini devlete geçirirseniz, uluslararası şirketler Türkiye’ye gelmezler. ‘Türkiye’de evrensel hukuk ilkeleri yok, bizim götürdüğümüz sermayeye de el konulabilir’ düşüncesi ile, Türkiye’den uzak dururlar.”

Diyorlar ki:

“İş Bankası’ndaki CHP hissesinin devlete geçirilme girişimi, mülkiyet hakkının gaspıdır.. Mülkiyet hakkı, yüzyıllardır kabul edilen hukukun en temel ilkelerinden birisidir, çiğnenemez.”

Bu söylemleri dile getiren CHP’liler..

“Vasiyete aykırı davranamazsınız” diyen CHP’liler..

“Kanun da çıksa, vasiyet hukukundaki isteklerin dışında bir uygulama olamaz” diyen CHP’liler..

Ayasofya konusunda ne diyorlar, peki?

“Fatih Sultan Mehmet Han hazretleri, bu yapının kıyamete kadar cami olarak kalmasını vasiyet etmiş. Dolayısı ile, kimse bu camiye dokunamaz. Müze yapamaz” diyorlar mı?

“Eğer biz, Ayasofya’ya dokunur ve cami yerine bu yapıyı müze olarak kullanmaya kalkarsak, uluslararası şirketler, Türkiye’ye yatırım yapmazlar.. Türkiye’ye güvenemezeler.. Ayasofya’nın müze yapılmasından hareketle, kendi manvarlıklarına da el konulacağı korkusu ile, Türkiye’ye gelmezler. Dolayısı ile, Ayasofya’yı müze olmaktan, hemen çıkarmalıyız. Vasiyet hukukuna uygun olarak, camiye çevirmeliyiz” diyorlar mı?

Demiyorlar..

“Mustafa Kemal’in imzası ile, Ayasofya müze haline çevrilmiştir. Artık camiye çeviremezsiniz..” diyorlar..

Hatta.

Bizi Yunanistan ile tehdit ediyorlar..

“Ayasofya müze olmaktan çıkarılırsa, Yunanistan buna itiraz eder. Uluslararası kriz çıkar” diyorlar..

Hatta..

“Papa bu işe posta koyar.. Durduk yerde Türkiye’ye karşı linç başlar” diyorlar..

Eeee?

Nasıl oluyor bu iş?

İkisinde de vasiyet var..

İkisinde de, vasiyete karşı, devletin yasal makamlarının yaptığı/yapacağı değişiklik söz konusu..

İş Bankası’ndaki hisseler söz konusu olunca, “Türkiye ölür, mahvolur, sermaye bile gelmez” tehditleri yapılıyor..

Ama Ayasofya’nın camiye çevrilmesi söz konusu olunca..

“Ülkemize sermaye gelmez. Türkiye’deki hukuka kimse güvenmez.. Vasiyete aykırı işlem yaparsak, Türkiye’ye kimse güvenmez” denilmiyor..

İkircikli tavrı görüyor musunuz?

Samimiyetsizliği görüyor musunuz?

Aslında hukuki gerekçelerle karşı çıkılıyormuş gibi yaparak kendilerine para kazandıracaklarında nasıl bir söylemle karşımıza çıktıklarını..

Ama milletin inancı söz konusu olduğunda, Fatih Sultan Mehmet’in vasiyeti söz konusu olduğunda, hukuk-mukuk hiçbir şeyi takmadıklarını görüyor musunuz..

Dürüst siyasetçiler olsalar..

İlkeli politikacılar olsalar..

İş Bankası hisselerinde neyi savunuyorlarsa.. Ayasofya’da da aynısını savunurlar..

Ayasofya’yı müzeye çevirip, ondan sonra bize nanik yapmazlar..

Hilafet için gelen paraları, CHP’nin malvarlığına geçirip, tekrar bize nanik yapmaya kalkışmazlar..

İş Bankası’ndaki hisseleri, gerçek sahibi olan millete geçirmek istediğimizde, “Yapamazsınız.. Bu hukukun katledilmesi olur.. Bu evrensel hukuk ilkelerinin yok edilmesi olur” demezler..

AK Parti iktidarı, artık bu riyakarlığı sonlandırmalıdır..

“Mustafa Kemal’in Ayasofya’yı müzeye çevirmesi doğru ise..

Mustafa Kemal’in, Fatih’in vasiyetini iptal etme yetkisi var ise..

TBMM’nin de İş Bankası’ndaki CHP hisselerini iptal etme yetkisi var” hatırlatmasını yapsınlar..

Ben şunu dahi beklerim..

İş Bankası’ndaki hisseleri ellerinden çıkmasın diye..

“Tamam tamam.. Ayasofya’yı camiye çevirin.. Ama İş Bankası’ndaki hisselerimize dokunmayın” deyip..

Sonra da, Batılıları Türkiye’ye karşı kışkırtmak için, “Bakın bakın, biz müze yapmıştık, bunlar camiye çevirmek istiyorlar” diyeceklerdir..

Çünkü bunlarda ilke yoktur..

Bunlarda tutarlılık yoktur!

Ali Karahasanoğlu

Akit TV köşe yazarı