BIST9.065,59%-0,16
USD32.3761%0.10
EURO34,9823%-0.11
ALTIN2.326,08%0.24
Sağlık

Koronavirüs aşısı olsak bile maske takmaya devam mı edeceğiz?

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. İlhan, koronavirüs aşılama uygulaması ve salgının geleceği ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Abone OlGoogle News
15 Ocak 2021 17:24

Semptom göstermeden COVID-19’u geçirenlerin de aşılanacağını, bu kişilerin hastalanıp hastalanmadığını belirlemek için ise antikor taraması yapılmayacağını ifade eden Prof. Dr. İlhan, aşı olan kişilerin de hastalığa yakalanabileceğini belirtti.

“Aşının esas amacı kişiler koronavirüs hastalığına yakalanırsa, bu hastalığı daha hafif geçirmelerini sağlamak” ifadelerini kullanan Prof. Dr. İlhan, “Türkiye'de vakalar sıfır olsa, hastanede hiç yatan kişi olmasa dahi, eğer yurt dışı ile bir temasımız varsa ülke olarak, bizim yine fiziksel mesafe, maske, hijyene devam etmemiz gerekecek” diyerek maskeye veda etmek için vaka sayısını sıfıra indirmenin de yeterli olmayabileceğini söyledi.

"1 hafta içinde sağlık çalışanlarının aşılanması tamamlanacaktır" 

Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile birlikte CoronaVac adlı Çin menşeili koronavirüs aşısını olan isimlerden biri olan Prof. Dr. İlhan, fazlasıyla merak edilen “yan etki” konusunda ise, “Bir sıkıntının olduğunu zannetmiyorum. 48 saat içerisinde daha çok yan etkileri ortaya çıkıyor. Bu saatten sonra çıkacağını pek düşünmüyorum. Ama bende olmaması diğer insanlarda olmayacağı anlamına gelmiyor. Ama olsa bile aşı yapılan yerde ufak bir kızarıklık, ağrı, halsizlik, az bir kısım kişide baş dönmesi gibi durumlar karşımıza çıkabilir” dedi.

Sağlık Bakanlığı’nın da resmi sitesinde belirttiği üzere kişilerin bilinenin dışında bir yan etki göstermesi durumunda hekimlere danışması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. İlhan, “Daha önce yaşanmamış, tariflendirilmemiş bir his ise aşı ile ilişkilendirilebilir elbette, yapılacak şey hekime danışmak. Bu tip şeylerin aşı ile ilgili olup olmadığını aşı yapılan yerlere danışılırsa rahat edilecektir. Diyelim ki, bir vatandaşın sürekli omzu ağrıyor, bu aşı ile ilgili olabilir de olmayabilir de. Sağlık çalışanlarından aşıya büyük bir ilgi var. Çoğu kendi kurumlarında aşı oluyor. Bu hızla giderse 1 hafta içinde sağlık çalışanlarının aşılanması tamamlanacaktır” şeklinde konuştu.

"Aşılanan kişi sayısı arttıkça günlük hayata o kadar daha yakın olacağız"

 

Aşının koronavirüse karşı kesin bir çözüm olmadığını belirten Prof. Dr. İlhan, “Brezilya bir sonuç açıkladı. Türkiye'de yüzde 91.25 koruduğunu biliyoruz. Brezilya'nın sonuçlarına gelince, onlar şunu buldu; ağır hastalıktan yüzde 100 koruyor, orta düzeyde yüzde 70, hafif koronavirüs formlarından da yüzde 50 oranında koruyor. Bu açıdan baktığımızda aşının oldukça etkili olduğunu söylemek mümkün. Aşı olduktan sonra koronavirüs geçirenlerde, virüs yükü daha az olacağı için bulaştırıcılık da azalacak haliyle; ama aşının esas amacı hastalığı ağır geçirmeyi engellemek” dedi. 

Türkiye’nin günlük aşılama kapasitesinin 1,5 milyon civarında olduğunu dile getiren Prof. Dr. İlhan,  “Tüm aşı olmak isteyen vatandaşlarımızı düşündüğümüzde, Ramazan Bayramı sonrasında hedefin büyük bir kısmına ulaşacağımızı düşünüyorum. Bu 'ben aşımı oldum, dışarıda bulunduğum alanlarda, kalabalıkta maske takmayacağım' anlamına gelmemeli. Türkiye'de vakalar sıfır olsa, hastanede hiç yatan kişi olmasa dahi, eğer yurt dışı ile bir temasımız varsa ülke olarak, bizim yine fiziksel mesafe, maske, hijyene devam etmemiz gerekecek. Ancak, dünyada da oldukça azalır, nadir görünen duruma düşerse biz önlemlerimizi daha da gevşeterek ilerleyebiliriz. Şunu vatandaşlarımızın bilmesi gerekiyor; hasta sayısı azaldıkça, aşılanan kişi sayısı arttıkça günlük hayata o kadar daha yakın olacağız. Maske takmak belki uzun süre daha geçerli olacak; ama kısıtlamalar zaman içerisinde kalkabilir.” ifadelerini kullandı.

"Koronavirüs geçirenlerin 4 ile 6 ay içinde aşı olması ile ilgili yaklaşım söz konusu"

Daha önceden koronavirüs geçirmiş kişilerin antikor taraması olmaksızın aşılanacağını belirten Prof. Dr. İlhan, “Toplu aşılamalarda, pandemi döneminde kişilere antikor ya da PCR taraması yapılmaz. Uygun olan kişilerden sırası gelenler aşılarını olacaktır. Asemptomatik geçirip geçirmediğini bilmiyoruz kişi geldi diyelim, Koronavirüs geçirip geçirmediği, ne kadar zaman dilimi içinde geçirdiği zaten sistemde görünüyor. 'PCR negatif' ya da 'antikor var mı yok mu' diye bakmadan büyüğümüz de olsa gencimiz de olsa yapacağız, asemptomatik olması bir şeyi değiştirmeyecek. Koronavirüs geçirenlerin şu an için 4 ile 6 ay içinde aşı olması ile ilgili yaklaşım söz konusu” sözleriyle açıklamalarını tamamladı.

Yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.600 karakter kaldı
×

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde akittv.com.tr’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.
Yazılanlardan akittv.com.tr sorumlu tutulamaz.

0 Yorumlar
  • Yeniden eskiye
  • Eskiden yeniye
  • Öne Çıkanlar