BIST9.102,85%0,25
USD32.3719%0.09
EURO34,9946%-0.07
ALTIN2.326,25%0.25
Gündem

Bir sorgulama yazısı: Deha nedir? Dahi kimdir?

Yazar Sevgi Yiğit ''Deha'' kavramını bir kez daha sorguladı... Yazının sonunda son dönemde gündem olan Atakan'ı da bulacaksınız...

Abone OlGoogle News
24 Şubat 2020 15:24

İşte o yazı;

''Debdebeli bir yaşamın insanı mısınız?

Yahut süratle akan hayatın alelade ve rutinlerle yuvalanıp giden insanı mı?

Bu kategorilerin hangisine dahil olduğunuzun önemini bir kenara koyun zira hangi gruba dahil olursanız olun adına mukadderat dediğimiz paydanın sizi buluşturduğu bir nokta var ve bu nokta zamanın ve mekanın çok ötesinde…

Nedir o ortaklık?

El cevap, işinizin vaktinizden çok olduğu!

Sürekli koşturan ve buna rağmen işlerini hiçbir zaman yetiştiremeyen insanın muzdarip olduğu ile sorsak yuvarlanıp gittiğini beyan eden insanın ıstırap çektiği aynı…

Vakit az,

Ömür kısa,

İş çok…

Peki, vakit bu kadar az, ömür bu kadar kısa olduğu imkanlar içinde karşınızda dev gibi duran işleri bitirmek mümkün mü?

Böylesine müşkül bir sorunun cevabı bende değil, dahası sizde de değil… Bilse bilse dahiler bilebilir!

ÖYLEYSE

Bilmek deha ile mümkünse insanı dahi yapan nedir? 

Çok gezmek?

Çok yemek?

Çok dinlemek?

Çok okumak?

Net olan şu: Tek başına hiç biri…

Gelin, tek başına okumak üzerinden iz sürelim biraz. Şuan yapmakta olduğunuz bu eylemi özendirmek için asırlardır yapılan çağrıyı da hesaba katarak bir örnekle devam edelim.

Atakan Kaylar…

10 yaş, ışıl ışıl gözler, altın sarısı saçlar, üzerinde el örmesi şirin yelekle beraber beş ayda okunan 250 kitabın yükünü omuzlarında taşıyan bir çocuk Atakan.

Sosyal medyada verdiği demeçlerle ne metafor uzmanı ne beyin cerrahı ne de cumhurbaşkanı dese olmayan 10 yaşında ve sadece Atakan…

Diğer taraftan amacının ne olduğu belli olmayan klavye şovalyelerinin adlandırdığı gibi ne filozof, ne dahi ne de kristal bir çocuk o.

Ve insanların özellikle görmesi ve anlaması gereken şekliyle sadece bir çocuk…

Üzülen, sevinen, başarılı ve başarısız olma ihtimalleri eşit olan dahası şu günlerde çevresindeki meraklı grupların üzerine yüklediği ağır misyon yüzünden bocalayan, kavram kargaşası yaşayan e tabi bunca ilgi arasında biraz da şımaran bir çocuk olarak Atakan, türünün tek örneği değil.

Türkiye’nin bitki örtüsü çeşitliği kadar insan çeşitliliği de mevcuttur. Çeşitliliğe hangi açıdan baktığınıza bağlı olarak değişir.

Atakan’a dönelim. Lütfen dikkat buyurunuz.  Atakan okudukları ve okuduklarının kendisine katıklarıyla diğer yaşıtlarından belli şekillerde ayrılan bir çocuk. Bununla birlikte ne Atakan ne de Atakan gibi olan diğer çocukların gerçekçi olmayan övgülere ve hakarete varan söylemlere maruz kalma zorunluluğu yok!

Atakanlar daha gerçekçi, yapıcı ve hakkaniyetli söylem ve eylemler neticesinde ve en önemlisi bu işin ehli olan uzmanlarca değerlendirilip topluma kazandırılmalıdırlar.

Herkesin bir pedagog, herkesin çocuk gelişim uzmanı, herkesin toplum bilimci olduğu bir ortamda Atakanlar, gazete manşeti, sosyal medya fenomeni yahut program konuğu olmaktan öteye geçemezler.

Övgülerle göklere ve maalesef sövgüye varan ifadelerle yere batırdığınız çocuklar A kişisinin, B grubunun geyik konusu olamaz, olmamalı.

Yaşı, cinsiyeti, ırkı, düşüncesi ne olursa olsun toplumsal karede kendisine yer verilmeyen çocuk gün gelir milletinin bağrına kurşun olup saplanır.

Çocuklar, istediğiniz ürünü üzerinde bitirmek zorunda olan bir toprak değil, doğru toprakta filizlenmesini umduğumuz birer tohumdurlar.

Sizin toprağınızda yetişmiyor diye tohumu suçlama hakkını kendinizde buluyorsanız, gül umduğunuz topraklardan ancak diken derersiniz.

Altından çok suların akacağı bir köprü olan bu konuya nokta koymadan evvel son bir dipnot, kendi evlatlarınıza biçmediğiniz rolleri hiç kimseye vermeyin ve kendi evladınıza yapılmasını istemediğiniz muameleleri Atakan da dahil kimseye yapmayın!

Bırakın herkes işini yapsın!

Henüz buluğ çağına ermemiş olması dolayısıyla her türlü söz söyleme ve yorumda bulunma konusunda ailesinin rızasına başvurmanın hukuki ve ahlaki zorunluluğunun yanında Atakan ve onun gibi çocukları paylaştığınız her türlü içerik ve bilginin siber zorbalık suçu olduğunu belirtiyorum.

Atakan ile ilgili yazmış olduğum yazıya onay veren ebeveynlere son çağrım ise şudur:

Çocuğunuz yeşereceği toprağı bulana kadar ona saygı duyduğunuzu ve kendisini kabul ettiğinizi ona belirtin.

Batı Edebiyatı okuduğu kadar üzeri çamura batana kadar oyun oynaması için kendisini özgür bırakın.

Bir hayvanın dostluğunu öğretin ona.

Sosyal bir birlikteliği paylaşmanın hazzını tatmasını sağlayın ve en önemlisi bu kirli dünyanın çığırtkanlarına onu teslim etmeyecek kadar çok sevin!

Çünkü sevgi en büyük dehadır ve sevilen en büyük dahidir!'' 

Yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.600 karakter kaldı
×

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde akittv.com.tr’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.
Yazılanlardan akittv.com.tr sorumlu tutulamaz.

0 Yorumlar
  • Yeniden eskiye
  • Eskiden yeniye
  • Öne Çıkanlar