BIST9.731,89%0,90
USD32.5088%-0.14
EURO34,7579%-0.30
ALTIN2.425,91%-0.17
Gündem

SİHA’lar da yattı… Tek kelime ile ‘Soğuk duş!’

ABD'nin yeni lideri Biden'ın gece yarısı attığı imza Ortadoğu'da deprem etkisi yarattı, her yerde Türkiye'nin karşısına çıkan Birleşik Arap Emirlikleri'nin en büyük hayali suya düştü. Suudi Arabistan'dan İsrail'e birçok ülkede yankı bulan gelişmeyle dengeler değişti, BAE'nin SİHA planı da askıya alınmış oldu.

Abone OlGoogle News
28 Ocak 2021 14:35

ABD'nin eski başkanı Donald Trump, damadı ve başdanışmanı Jared Kushner aracılığıyla dört yıl boyunca Ortadoğu'da İsrail'in istediği her şeyi verdi. Washington yönetimi, 2017-2021 arasında büyükelçiliğin Tel Aviv'den Kudüs'e taşınması, Golan Tepeleri'nin işgalinin tanınması, Kudüs'ün başkent olarak tanınması gibi adımlar attı.

İsrail-Filistin sorununun çözümü için Yahudi olan Jared Kushner'in hazırladığı 'Yüzyılın Anlaşması'nı ilan eden Trump, Tel Aviv yönetimiyle Arap ülkeleri arasında anlaşmalar imzalanmasını da sağladı.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn gibi ülkelerle normalleşme anlaşmaları Beyaz Saray balkonunda imzalanırken, Fas ve Sudan listenin yeni üyeleri oldu.

Washington'da 20 Ocak tarihinde gerçekleşen görev değişimiyle birlikte Joe Biden ABD Başkanı oldu, gözler bir kez daha Ortadoğu için alınacak kararlara çevrildi.

Biden, Ortadoğu'daki ezeli düşmanı İran'a gözdağı için Louisiana'dan havalanan bir B-52 bombardıman uçağını Basra Körfezi'ne gönderdi. Ünlü bombardıman uçağı Suudi F-15'leriyle birlikte gerilimin hiç dinmediği bölgede uçtu.

ABD Başkanı Joe Biden, Çarşamba günü akşam saatlerinde ise Ortadoğu'daki geleneksel müttefiklerine soğuk duş yaşatan bir karar imzaladı.

Trump döneminde yapılan milyarlarca dolarlık anlaşmaları gözden geçiren Biden, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'la yapılan silah satış anlaşmalarını geçici olarak askıya aldı.

Askıya alınan anlaşmalar arasında ABD'nin BAE ile yaptığı 23 milyar dolarlık yüksek teknoloji silah satışları ve Suudi Arabistan'a yapılan mühimmat satış sözleşmesi de yer alıyor.

Amerikan Wall Street Journal gazetesi, anlaşmaların gözden geçirme süresinin ne kadar süreceğine dair bir bilgi olmadığını yazdı.

ABD'nin BAE ile sonbaharda yaptığı anlaşmanın büyük bir kısmını 50 adet Lockheed Martin F-35 savaş uçağının satışı oluşturuyordu. Anlaşma uyarınca BAE, İsrail'i tanıma karşılığında F-35 savaş uçaklarına sahip olan ilk Arap ülkesi olacaktı.

Anlaşmaya dahil olan diğer şirketler, General Atomics ve Raytheon. Reuters'ın haberine göre Raytheon yönetini, gelirleriyle ilgili yatırımcılarla Salı günü düzenlediği konferansta, "Yönetimdeki değişiklikle, Orta Doğu'daki bir müşteriye yaklaşık 500 milyon dolarlık doğrudan satış yapmak için ruhsat almamız da zorlaştı" dedi.

BBC'DEN ÇARPICI ANALİZ

BBC'ye göre, Beyaz Saray'ın iki Körfez ülkesine ilişkin bu kararı, Trump yönetiminin yakın ilişkiler geliştirdiği Sünni Arap ülkeleriyle teması 'yeniden ayarlama' adımları olarak değerlendirildi.

ABD Dışişleri Bakanlığı, Beyaz Saray'a yeni gelen yönetimler için, anlaşmaları gözden geçirme ve geçici olarak askıya alma sürecinin 'stratejik amaçların belirlenmesi için rutin bir prosedür' olduğunu söyledi.

Diğer yandan Biden, ABD'nin Suudi Arabistan'ın Yemen'deki savaşına desteğini çekmesi için de çağrıları yapıyordu. Görevindeki ilk gününde de ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, bakanlıkta 'ahlak ve güvenin yeniden inşa edileceği' sözünü verdi.

Blinken ayrıca, Suudi Arabistan'ın İran destekli Husilere yönelik bombardımanını sürdürdüğü Yemen'de sivillerin yaşadığı felaketleri gündemin önceliklerinden yapacağını söyledi.

Basın toplantısında Blinken şu açıklamayı yaptı: "Suudi Arabistan öncülüğünde bir kampanya yürütüldüğünü gördük. Bu kampanya, günümüz dünyasının en kötü insanlık krizi olarak durumuna katkı sağladı.

Bu bir anlama geliyor. Krizin ortasında acil insani yardım ihtiyacında olan Yemen halkına ulaşabilmek için elimizden gelen her şeyi yapmamız çok önemli." Blinken, 29 milyon nüfuslu Yemen'de halkın yüzde 80'inin yardımlara bağımlı olduğunu ifade etti.

BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ MEDYASI TERTEMİZ

Silah satışlarının askıya alınması, beklendiği gibi Ortadoğu'ya bomba gibi düştü. Birleşik Arap Emirlikleri medyası haberi görmezden geldi, yalnızca Abu Dabi merkezli The National sayfasına taşıdı.

Birleşik Arap Emirlikleri'nin kararın yeniden gözden geçirilmesini beklediğini belirten yayın organı, Washington Büyükelçisi Yusuf el Uteybe'nin Twitter hesabından yaptığı açıklamayı da aktardı.

Büyükelçi Uteybe, yönetim değişikliği nedeniyle anlaşmaların gözden geçirilmesinin normal olduğunu belirtti ancak BAE için özellikle F-35 satışının çok önemli olduğunu dile getirdi.

Yusul el Uteybe'nin açıklamaları Suudi Arabistan televizyonu El Arabiya'ya da yansıdı. El Arabiya, "Biden'ın F-35 satışını dondurmasının ardından BAE yeni ABD yönetiminden gözden geçirme bekliyor" başlığını kullandı.

El Arabiya, İsrailli yetkililerin daha öne F-35 satışına ilişkin bölgesel askeri güç dengesini etkileyebileceği gerekçesiyle bazı endişeleri gündeme getirdiğini de haberinde hatırlattı.

İSRAİL MEDYASI: NETANYAHU GİZLİCE ONAY VERMİŞTİ

İsrail'in Jerusalem Post gazetesi ise, haberin başlığında "ABD, Trump yönetiminin BAE'ye F-35 satma kararını yeniden değerlendirmeyi planlıyor" ifadesine yer verdi.

Jerusalem Post, Joe Biden'ın seçim kampanyası sırasında Suudi Arabistan'ın Yemen'deki savaşta Amerikan silahları kullanmasına izin vermeyeceği vaadinde bulunduğunu da kaydetti.

"Biden BAE'ye F-35'lerin de bulunduğu yurt dışına silah satışını durdurdu" başlığını kullanan Yediot Ahronot gazetesi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun İbrahim Anlaşması gereğince F-35'lerin BAE'ye verilmesine gizlice onay verdiğini vurguladı.

Ortadoğu'nun en etkili yayın kuruluşu Al Jazeera ise, silah satışının askıya alınmasının Biden'ın yemin töreninde Washington ve Riyad arasındaki ilişkiyi yeniden değerlendirme sözünden bir hafta sonra geldiğini bildiriyor.

Al Jazeera ayrıca, Libya'da ve Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin karşısına çıkan Birleşik Arap Emirlikleri'nin F-35'lerle birlikte silahlı insansız hava aracı (SİHA) alma planının şimdilik suya düştüğünü de aktarıyor.

Washington merkezli düşünce kuruluşu Quincy Enstitüsü'nden araştırma görevlisi Annelle Sheline ise, yalnızca Suudi Arabistan ile değil BAE ile yapılanların da gözden geçirilmesinin 'hem şaşırtıcı hem de cesaret verici' olduğunu söylüyor:

"Her ne kadar BAE ustalıkla bir halkla ilişkiler kampanyası yürütmüş olsa da, Yemen'deki sefalette onların da eşit oranda sorumluluğu var, ayrıca Libya'da olduğu gibi aslında Suudilerden çok daha saldırgan bir dış politika izlediler. Biden hükümetinin de bunun farkında olduğu görülüyor."

Yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.600 karakter kaldı
×

Bu sayfalarda yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde akittv.com.tr’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.
Yazılanlardan akittv.com.tr sorumlu tutulamaz.

0 Yorumlar
  • Yeniden eskiye
  • Eskiden yeniye
  • Öne Çıkanlar